Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, toplumda aile yapısını güçlendirmek için medyanın taşıdığı öneme dikkat çekti. RTÜK tarafından düzenlenen “Güçlü Medya, Bilinçli Toplum Zirvesi”nde konuşan Göktaş, medya içeriklerinin topluma yalnızca bilgi vermediğini, aynı zamanda değerleri şekillendirdiğini vurguladı.
Medyanın yalnızca bir yansıtıcı olmadığını belirten Göktaş, “Doğru kullanıldığında medya güçlü bir iyilik aracıdır, ancak yanlış ellerde toplum değerlerini zedeleyebilir” dedi. Özellikle bazı gündüz kuşağı programlarının aile yapısını ve çocukların değer dünyasını olumsuz etkilediğine dikkat çekti.
Gençlerin algısı zedeleniyor
Dizi ve programlardaki şiddet, ihanet ve lüks yaşam ögelerinin gençlerin hayata bakışını bozduğunu dile getiren Bakan, çocuk programlarında kullanılan dil ve davranış biçimlerinin de çocukların kişilik gelişimi üzerinde doğrudan etkili olduğunu ifade etti.
Kadın temsiline ilişkin kullanılan kalıp ve dilin de ön yargıları pekiştirdiğini vurgulayan Göktaş, “Reyting uğruna değil, sorumluluk bilinciyle içerik üretmeliyiz. Aile dostu medya anlayışıyla umut ve değerleri yansıtan yapımlar ortaya koymalıyız” dedi.
Bu doğrultuda 2025 yılının Cumhurbaşkanı'nın takdiriyle “Aile Yılı” ilan edildiğini hatırlatan Göktaş, bu kararla medyada olumlu temsilin teşvik edilmesinin amaçlandığını söyledi.
Medya ve yapay zekâ için ortak sorumluluk vurgusu
Göktaş, diziler, haberler, reklamlar ve sosyal medya içeriklerinin toplumsal düşünce ve davranışları şekillendirdiğini belirterek, medya sektöründe bu etkiyi göz önünde bulundurarak sorumluluk alınması gerektiğini ifade etti. Bu kapsamda yapımcılar ve dijital platform temsilcileriyle sık sık bir araya geldiklerini, olumlu içeriklerin teşvik edilip zararlı içeriklerle mücadeleye önem verdiklerini söyledi.
RTÜK ile birlikte hazırlanan “Medyada Kadına Yönelik Şiddetle Mücadeleye İlişkin Etik İlkeler Rehberi”nin de yayıncılıkta etik duruşu güçlendirmeyi hedeflediğini belirten Göktaş, dijital dünyanın aile ve çocuklar üzerindeki etkisini azaltmak için kalıcı çözümler üretmeye devam ettiklerini vurguladı.
Yapay zekâya sordular: “Aileyi nasıl zayıflatırdın?”
Konuşmasında yapay zekâya yönelttikleri bir soruya da yer veren Göktaş, “Eğer bir medya platformu olsaydın, aile bağlarını nasıl zayıflatırdın?” sorusuna verilen yanıtın oldukça çarpıcı olduğunu söyledi. Yapay zekâdan alınan yanıtta; ailenin bir yük gibi gösterileceği, sadakat yerine anlık hazların öne çıkarılacağı ve aile rollerinin itibarsızlaştırılacağı gibi örnekler yer aldı.
Aile bağlarına yönelik tehditlerin çok yakında olduğuna işaret eden Bakan, “Bu risk, evimizin içinde, çocuklarımızın ekranında büyüyor. Bunu engellemek bizim elimizde. Unutmayalım ki güçlü bir toplum, sağlam aile yapısıyla mümkündür” dedi.
