MARBLE Fuarı'nda konuşan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Abdullah Tancan, yaptığı konuşmada şu açıklamalarda bulundu;
“Bugün burada ülkemizin ve sektörümüzün en önemli etkinliklerinden birini gerçekleştirmek için toplanmış bulunuyoruz. Marble Fuarı sadece ülkemizden değil dünyanın dört bir yanında sektör profesyonellerini bir araya getirerek doğal taş sektörünün geleceğine yön veren önemli bir platform haline dönüşmüştür. Ülkemiz yaklaşık 50 milyar ton doğal taş potansiyeli ile küresel pazarda güçlü bir oyuncu konumunda olup sektördeki etkinliğini de her geçen günde daha da arttırmaktadır. Estetik ve kalite açısında fark yaratan mermerlerimiz ile global pazarda güçlü bir konuma sahibiz. Taş rezervinin yaklaşık yüzde 40’ı ülkemizdedir. Bu sade hammadde açısından değil işlenmiş ürünler ve doğal taş teknolojilerinde de ülkemizi ön plana taşımaktadır. Günümüzde doğal taş sektörü artık sadece ocaktan çıkarılan bloklalar değil bu taşların işlenmesi tasarımı dijital takibi kalite kontrolün ile bütüncül bir yapıya kavuşmuştur. Sektördeki gelişmeler sayesinde daha az atıkla daha yüksek verimle, daha çevreci yöntemlerle üretim yapılabilmektedir.”
“Sektörün teknolojiye entegresini destekliyoruz”
“Bakanlık olarak dönüşümün fakrındayız ve destekçiyiz. Sektörümüzün teknolojiye entegre olmasını destekliyoruz. Ülkemizde mevcut durum itibari ile doğal taşa konu maden ruhsatı ayısı 3 bin 604’tür. Bu tüm maden ruhsat sayısının yaklaşık yüzde 25’ine karşılık gelmektedir. Madencilik sektörü sadece yeraltı kaynaklarımızı ekonomiye kazandırmakla kalmayıp binlerce aileye geçim kapısı açarak sosyal kalkınmanın kapısıdır. Madencilik ve taş ocakçılığı sektöründe çalışan sayısı 142 bin kişi olmuştur. Sadece doğal taş sektöründe ise yaklaşık 23 bin kişinin istihdam edildiği tahmin ediyoruz.
“Madenciliğin kamuoyundaki negatif algısını değiştirmeye çalışıyoruz”
Madencilik çevre ilişkisinde ülkemizde gerçekleştirilmiş güzel örnekleri kamuoyuna aktarmak bu sayede madenciliğin kamuoyundaki olumsuz algının tersine çevirmek için TÜRMEŞ’i yürütmekteyiz. Üretim faaliyetlileri sona erdirilmiş 10 bin 750 hektarlık maden sahasına ağaçlar dikildi. Tüm sektör temsilcileri ile işletim kanallarını her zaman açık tutuyoruz. Sektörün talep ve beklentilerini önemsiyoruz. Madencilik ile ilgili yol haritamızı belirleyen en önemli belgenin başında orta vadeli program gelmektedir. Açılış konuşmalarında birçok oda başkanımız madencilik faaliyetleri ile ilgili izin süreçlerinin karmaşıklığından bahsettiler. Bu sorunu bizleri ziyaretlerinde ya da zaman zaman bir araya geldiklerinde dile getiriyorlar. Bu konuda izin süreçlerini basitleştirilmesi kolaylaştırılması adına yasal bir hazırlık bulunmaktadır. Meclisteki milletvekillerimizin desteği ile yasanın kabul görmesi durumumda izin süreçlerin çok daha kolaylaşacağının belirtmekte fayda var.”
“MARBLE, sektörü büyüttü”
Fuarın değerinin yeterince anlaşılmadığını ifade eden Başkan Tugay, “Gerçekten birbirinden önemli şeyler söylendi. Tanıtım filminde dendi ki, MARBLE Fuarı sektörü ve sektörde MARBEL’ı büyüttü. Ben İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olarak İZFAŞ ailesi ile birlikte ülkenin en önemli fuarlarından birine ev sahipliği yapmaktan büyük onur duyuyorum. Arkadaşlarımız aylardır değerli başkanlar ile bir araya gelerek fuarın en iyi şekilde yapılması için çaba gösterdiler.”
“Değeri yeterince anlaşılmamış bir fuar”
"30 yıldır yapılan bu fuar sektör temsilcileri dışında değeri yeterince anlaşılmamış bir fuar. İzmir ve Türkiye için değeri, ülkemizin ihracatı için lokomotif sektörlerinden olmasının değeri tam anlatılamamış durumda. Dışarıdaki insanlar burada ne kadar önemli bir organizasyon gerçekleştiğini fark edemiyorlar. Bizim bu fuarı daha iyi tanımaya çalışmamız lazım. Ben de Belediye Başkanı olduktan sonra ve bilgilere detaylı ulaştıkça anlıyorum ki dünyanın doğal taş kaynaklarının 3’de 1’ine sahip olan bir ülke olarak ülkemizin çok daha sahiplenmesi gereken bir sektör. Bu nedenle bu fuarın anlamı çok büyük."
“Atatürk, İzmir’e özel görevler vermişti”
İzmir, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün iktisat Kongresini yaparak ticari anlamda özel görevler verdiği bir şehir. İEF sonrasında İzmir’de yapılmaya başlandı. O dönemden bu döneme ülkemizin ihracatta ve ticarette dışarıya açılan penceresi İzmir oldu. Bu görevi yerine getirmek için şehir olarak tüm dinamiklerimiz ile çok daha fazla çalışmalıyız. Bu değerli fuar alanında gerçekleşen fuarların başarılı geçmesi için kiminle nasıl bir ilişki kurmamız, iletişim içinde olmamız gerekiyorsa onu da yapmalıyız” diye konuştu."
“Siyasetin amacı ülkemizi geliştirmektir”
Başkan Tugay, Fuara herkesin sahip çıkmak zorunda olduğunu şu sözlerle vurguladı;
“Sorunları birbirimizi anlayabilecek bir dilde konuşmalıyız. Her türlü siyasi çıkarın üstüne çıkarak, ülke menfaatini her şeyin üstünde tutarak, birlik ve beraberlik içinde çalışabilirsek her şeyi daha iyi hale getirebiliriz. Siyasetin amacı zaten ülkemizi geliştirmek, insanların refahını arttırmak değil mi? Bunu başarabilmek için çalışan kim varsa hangi siyasi görüşte olduğuna bakmadan, anlamsız saçma sapan tartışmalar içine girmeden, milletin ve ülkenin daha iyi noktalara gelebilmesi için çalışıp işbirliği yapmamız gerekiyor. Her türlü sıfatım ile benim çizdiğim çerçeve bu."
“Bir yerlerde hata yaptığımız çok açık”
“Dünyada ekonomi bu kadar sıkıntılıyken, ihracatla ilgili herkesin bağır bağır bağırdığı kur politikası başta olmak üzere ihracatı destekleyen her türlü adımın atılmasının bu kadar zor olduğu bu günlerde ülkemiz menfaatini en üstte tutarak sektör temsilcilerine destek olmalıyız. Destek olacağız ki insanlar iş bulsun, ülkeye para girsin. Yatırım için yürekten çaba gösteren pek çok insanı tanıyorum. Ancak içim acıyor. Biz bir şey yapmak istiyoruz diyorlar ancak istedikleri desteği göremiyorlar. Bir yerlerde hata yaptığımız çok açık.”
“Türkiye’nin doğal taşları dünya markası”
“Türkiye’nin doğal taşları dünya markası. Eşi benzeri olmayan şeyler. Hak ettikleri değeri bulamıyorlar. Bunun birinci nedeni pazarlamayı bilmememiz, ikinci nedeni işlenmesi ile ilgili sorun yaşamamız. Bu fuara herkes sahip çıkmak zorunda. İnşallah bu fuarının 100’üncüsü de yapılsın. Türkiye’de bu kadar değerli başka bir fuar olduğunu düşünmüyorum. Umuyorum ki beklenen satışların üstüne çıkılır. Bunun olacağına yürekten inanıyorum” dedi.
“Doğal taş sektörünün tüm paydaşlarıyla bir arada bulunmanın gururunu yaşıyoruz”
Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi yaptığı konuşmada, “Türkiye'nin yer altı zenginliklerini "Hayatımız Maden" mottosuyla ekonomiye kazandıran Ege İhracatçı Birlikleri olarak, 30’uncu MARBLE Fuarı’nda doğal taş sektörünün tüm paydaşlarıyla bir arada bulunmanın gururunu yaşıyoruz. Doğal taş ihracatında Türkiye’de lider olan Egeli madencilerimiz 30 yılda ihracatını 30 milyon dolardan 1 milyar dolar 200 milyon dolar seviyesine taşıdı. Bugün gelinen noktada, Türkiye’nin doğaltaş ihracatı başta ABD ve Çin olmak üzere 100’ün üzerinde ülkeye ulaşmaktadır."
“İlave gümrük vergilerini yakından takip ediyoruz”
“ ABD Başkanı Donald Trump tarafından başta Çin ve Vietnam olmak üzere birçok ülkeye yönelik açıklanan yeni ilave gümrük vergileri kapsamında, Türkiye %10 oranında vergiye tabi tutulmuştur. Bu oran, ülkemizin rakip ülkelere kıyasla daha düşük bir ilave vergiyle karşı karşıya kaldığını göstermekte ve ABD ile olan ticaretimiz açısından stratejik bir avantaj sunmaktadır. Yeni tarifelerin dış ticaret dengeleri üzerindeki olası etkilerini yakından takip ediyor, bu gelişmelerin Türkiye’nin ihracat potansiyeline yansımalarını analiz ediyoruz. Yürüttüğümüz değerlendirmeler doğrultusunda, üyelerimize ABD pazarındaki yeni fırsatlara nasıl hazırlanabileceklerine dair kapsamlı bilgi ve yönlendirme sağlamayı hedefliyoruz.”
“Rekabetçi kurun önemini vurgulamak istiyorum”
“Yeni ticaret düzeninde üyelerimizin doğru adımlar atabilmesi için gerekli bilgilendirme ve stratejik yol haritasını önümüzdeki günlerde paylaşacağız. Bizim nihai hedefimiz madencisi, sanayicisi, akademisi, tasarımcısı, mimarı ve iç mimarı ile hep birlikte yeni bir ekonomi yaratarak sektörümüzü yukarı çıkarmak. Mimarlar ve tasarımcılarla sektör arasında bir köprü görevi üstlenen yoğun ilgi gösterilen AMORF Doğaltaş Tasarım ve Proje Yarışmamız bunun en güzel örneği. Aynı zamanda Ege Maden İhracatçıları Birliğimiz dört tane URGE Projesiyle firmalarımıza ortak hareket etme kümelenme kültürünü kazandırmıştır. Ancak ihracatımızın sürdürülebilirliği için finansmana erişim, rekabetçi kur, rekabetçi enerji fiyatlarının önemini bir kez daha vurgulamak istiyorum.
“Rekabetçiliğimizi geri kazanmamız gerekiyor”
İhracatçılarımız tasarıma, katma değere emek verip özverili bir şekilde ivme kaydederken rekabetçiliğimizi geri kazanmamız gerekiyor. Gelecek dönemde de Çin başta olmak üzere, dünyanın dört bir yanından iş ortaklarımızla ilişkilerimizi büyütmeye; kaliteli, sürdürülebilir ve çevre dostu üretim anlayışımızı koruyarak Türkiye’yi doğal taşta küresel bir marka haline getirmeye kararlıyız” açıklamalarını yaptı.
