Çanakkale Boğazı'nda, TCG Dumlupınar denizaltısı, 3 Nisan'dan sonra, bir tatbikattan dönerken, kötü hava koşulları ve yoğun sis nedeniyle, İsveç'e ait Naboland adlı yük gemisiyle çarpıştı. Çarpışmanın ardından, denizaltı hızla batmaya başladı. Bu felakette, 81 denizci hayatını kaybetti.

Korkunç çarpışma ve ilk kurtarma çabaları

Çanakkale Boğazı'nda yaşanan bu korkunç kazada, Dumlupınar denizaltısının içinde 81 mürettebat vardı. Çarpışmanın hemen ardından, 22 denizci, denizaltının torpidolarına sığınarak hayatta kalmaya çalıştı. Bu 22 kahraman, olaydan sonra tek iletişim aracı olarak, torpidolarına fırlattıkları bir şamandıra aracılığıyla merkezle irtibata geçtiler. Şamandıra aracılığıyla merkeze yapılan ilk telefon görüşmesinde, askerler "Gerekmedikçe konuşmayın, türkü söylemeyin ve sigara içmeyin" uyarısı almıştı. Ancak onlar, umutlarını kaybetmeye başlamışlardı ve son anlarını bekliyorlardı.

Ah Bir Ataş Ver Türküsünün Hikayesi

İlerleyen saatlerde, askerlerden birine "rahatça konuşabilirsiniz, türkü söyleyebilirsiniz, sigara içebilirsiniz" mesajı verilse de, tüm ülkenin seferber olması, kurtarma çalışmalarının başlatılması bir sonuç vermedi. Denizaltı, 100 metrelik derinlikte denizin dibine batmış, kurtarma gemisi olaydan 12 saat sonra olay yerine ulaşabilmişti. Ancak ne yazık ki, dalgıçlar dahi zor şartlar altında çalışabilmiş, bir sonuç alamamışlardı.

“Ah bir ataş ver” türküsünün efsanevi anlamı

Bu olayın ardından, Dumlupınar denizaltısındaki 22 denizcinin son anlarında söyledikleri "Ah bir ataş ver" cümlesi, halk arasında derin bir anlam kazandı. Denizcilerin, ölümle burun buruna kaldıkları bu anlarda, sigara içebilmek için birbirlerine söyledikleri bu söz, daha sonra bir türkünün doğmasına ilham verdi.

Ah Bir Ataş Ver Türküsünün Hikayesi (2)

İddia edilenin aksine, "Ah Bir Ataş Ver" türküsünün, Dumlupınar faciasından sonra yazıldığına dair bir doğrulama bulunmamaktadır. Ancak, o dönemde yaşanan olaylar, şehitlerin son sözlerini ve dramatik bekleyişlerini halk arasında güçlü bir şekilde hissettirmiştir. Bu türkü de, bu acı olayın bir hatırası olarak hafızalara kazınmıştır.

İzmir'de bu hafta sonu çocuklar için tiyatro etkinlikleri İzmir'de bu hafta sonu çocuklar için tiyatro etkinlikleri

Kurtarma çabalarının ileriye gitmeyen umudu

Dalgıçlar, 100 metre derinlikteki denizaltıya ulaşabilmek için günlerce mücadele ettiler. Yılmaz Süsen adlı dalgıç, 80 metreye kadar inmeyi başarmış, ancak derinliğe dayanamayarak bayılmıştır. Başka bir dalgıç şanssız bir şekilde kopan kablo nedeniyle, hedefe ulaşamamıştır. Üç gün süren yoğun kurtarma çalışmaları, 7 Nisan'da Türkiye Cumhuriyeti Milli Savunma Bakanlığı tarafından durdurulmuş ve kurtarma umudu tamamen tükenmişti.

Son sözler ve üzüntü

Dumlupınar faciasının sonrasında, 22 kahraman askerin son sözleri, "Her şey buraya kadarmış kumandan, birer sigara yakalım mı?" olmuştur. Bu son sözler, ülkemizin tarihindeki en trajik anlardan biri olarak kalmıştır. 81 denizcinin şehit olduğu bu felakette, yalnızca cesaret ve fedakârlık değil, aynı zamanda çaresizlik de hüküm sürmüştür. Türkiye, 4 Nisan 1953’ü asla unutmayacak ve o günün anısına "Ah Bir Ataş Ver" türküsü, bir ağıt haline gelerek, bu olayın hatırlatıcı bir simgesi olacaktır.

Kaynak: Haber merkezi