Mustafa Kemal Atatürk'ün, Çanakkale Deniz Zaferi'nden bir gün önce, 17 Mart 1915'te arkadaşı Madam Corinne’ye yazdığı mektupta, "Burada kalırsam daima muvaffak olacağım" ifadelerini kullandığı ortaya çıktı. ÇOMÜ Atatürk ve Çanakkale Savaşlarını Araştırma Merkezi Müdür Yardımcısı Dr. İsmail Sabah, mektubun Atatürk’ün ileri görüşlülüğünü ve kendine güvenini gösterdiğini belirtti.
Çanakkale savunması ve Mustafa Kemal
Mustafa Kemal Atatürk, 25 Şubat 1915'te Eceabat’a gelerek Maydos Mıntıka Komutanı olarak görev yapmaya başladı. 26. ve 27. Alaylarla birlikte Gelibolu Yarımadası’nın savunmasından sorumlu olan Atatürk, muhtemel bir düşman çıkarmasına karşı önlemler aldı. 4 Mart 1915’te, İngilizler Seddülbahir ve Kumkale’ye çıkarma yaptı. Ancak, Bigalı Mehmet Çavuş ve arkadaşlarının direnişi sayesinde düşman püskürtüldü. Mustafa Kemal, aldığı haber üzerine 26. Alay'a "Oraya gelişime kadar İngilizleri derhal denize dökün" emrini verdi ve akşam saatlerinde Seddülbahir'e vardığında emrinin yerine getirildiğini gördü.
Tarihi mektubun içeriği
Mustafa Kemal’in 17 Mart’ta yazdığı mektupta, Çanakkale Boğazı’nı müttefik donanmalarına ve kara birliklerine karşı savunduğunu belirttiği görüldü. Mektupta şu ifadeler yer alıyor: "İki aydır buradayım ve Çanakkale Boğazı’nı müttefiklerin ihraç teşebbüsünde bulunan donanmalarına ve kuvvetlerine karşı müdafaa ediyorum. Bu ana kadar hep muvaffak oldum ve aynı yerde kalırsam, kuvvetle ümit ediyorum ki daima da muvaffak olacağım." Mektupta ayrıca, savaşta ön plana çıkmak yerine kahramanlığı Mehmet Çavuş'a bırakmayı tercih ettiğini de vurguladı. Dr. İsmail Sabah, Mustafa Kemal’in bu öngörüsünün ilerleyen süreçte doğrulandığını belirtti. Arıburnu, Conkbayırı ve Anafartalar’da verdiği mücadelelerle Atatürk, tarihin seyrini değiştirdi. Ayrıca, Atatürk’ün 3 Mayıs 1915’te Enver Paşa’ya yazdığı raporda, Maydos Mıntıka Komutanı olarak aldığı tedbirlerin değiştirilmemesi halinde düşman çıkarmasının önlenebileceğini ifade ettiği ortaya çıktı. Mektup, Atatürk’ün Çanakkale Savaşları’ndaki kararlılığı ve liderlik yeteneğini bir kez daha gözler önüne serdi.
