Gürcistan, 25 Aralık'ta geniş katılımlı "Birlik Yürüyüşü" protestolarına sahne oldu. Hükümetin Avrupa Birliği üyeliğini erteleme kararına tepki olarak başlayan ve siyasi değişim taleplerini güçlendiren bu gösterilere Gürcistan’da yaşayan Ermeniler, Azeriler ve diğer ulusal azınlıklar da katıldı.

Protestocular, Gürcistan’daki siyasi sistemin değişmesi gerektiği ve ülkenin Avrupa'da parlak bir geleceğe sahip olabilmesi için yenilikler yapılması gerektiği konusunda birleşti.

Avrupa Birliği üyeliğinin ertelemesi tepkiye yol açtı

Protestolar, Başbakan İrakli Kobakhidze'nin 2028 yılına kadar Avrupa Birliği üyeliğini erteleme açıklamasının ardından başladı. Bu açıklama, halkın öfkesini artırarak siyasi değişim taleplerini daha da güçlendirdi.

O tarihten bu yana, Gürcistan’ın dört bir yanından vatandaşlar, yeni parlamento seçimleri talep etmekte ve gösteriler sırasında gözaltına alınan kişilerin serbest bırakılmasını istemektedir.

Finlandiya ve Estonya arasındaki elektrik bağlantısına sabotaj şüphesi: Çin'in yapmış olabileceği düşünülüyor Finlandiya ve Estonya arasındaki elektrik bağlantısına sabotaj şüphesi: Çin'in yapmış olabileceği düşünülüyor

"Birlik Yürüyüşü" her kesimi barındırıyor

"Birlik Yürüyüşü" protestoları, çok sayıda farklı toplumsal grubun bir araya geldiği bir hareket haline geldi. Öğrenciler, kadınlar, profesyoneller ve geleneksel Gürcü savaş dansı Horumi'yi icra eden dansçılar da protestolara katıldı.

Yürüyüşler, sadece bir hükümet değişikliği talebi değil, aynı zamanda Gürcistan’ın Avrupa geleceği için güçlü bir çağrıydı. Protestoların en önemli taleplerinden biri, Avrupa'nın bir parçası olma arzusunun ifadesiydi.

Taleplerin çoğu ortak

25 Aralık’taki gösterilerde Gürcistan’daki etnik azınlıklar da önemli bir yer tuttu. Başkent Tiflis’teki ana caddede yapılan yürüyüşe katılan Kamila Mamedova, "Gürcistan’da yaşayan etnik azınlıkları birleştirdik. Her Gürcistan vatandaşı gibi biz de normal bir yaşam istiyoruz. Korkusuz bir yaşam, haklarımızın korunduğu, kültürümüzün korunduğu bir yaşam istiyoruz. İşte bu yüzden Avrupalı bir gelecek istiyoruz" dedi. Bu açıklama, etnik azınlıkların da ülkedeki toplumsal değişim taleplerine aktif olarak katıldığını gösteriyor.

Gürcistan’daki siyasi durum, derinleşen bölünmelerle gerginliğini koruyor. Hem Cumhurbaşkanı hem de muhalefet partileri ile protestocular, taleplerinden geri adım atmayacaklarını belirtiyor. Bu durum, Gürcistan’daki siyasi değişim mücadelesinin ve toplumsal değişim taleplerinin devam ettiğini gösteriyor. Bu protestolar, Gürcistan’ın geleceği için önemli bir dönüm noktasını işaret ediyor.

Kaynak: Haber Merkezi