MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM’nin yeni yasama yılı açılışında DEM Parti milletvekilleriyle tokalaşmasının ardından çıkan tartışmalara yanıt verdi. Bahçeli, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Meclis’te birlik ve dayanışma çağrısı yaptığını hatırlatarak, "Eğer bu çağrıya MHP adım atmazsa, diğerlerinden bir şey bekleme hakkımız olmaz" dedi. Tokalaşmayı birleştirici ve kaynaştırıcı bir adım olarak gördüğünü belirten Bahçeli, bu hareketin Türkiye partisi olma misyonunun bir işareti olduğunu söyledi.

"Fikirlerimizi kabul etmemiz gerekmiyor"

DEM Parti’nin fikirlerine katılmadığını, ancak Türkiye'nin birliği adına böyle bir adım attıklarını vurgulayan Bahçeli, "Eğer bu çağrıya MHP bir adım atmazsa, diğerlerinden bir şeyler bekleme hakkı doğmaz. Onun için, fikirlerini kabul etmediğim, 40 yıldan bu yana Türkiye'nin birçok konusunda PKK'nın terör örgütü uzantısı şeklinde ifadede bulunanların yanına gitmek suretiyle ellerini sıkmam, bu çağrıya dayalı bir kaynaştırıcı, birleştirici, Türkiye partisi olmanın işareti olarak görülmelidir" ifadelerini kullandı.

"MHP'yi anlamak lazım"

MHP’nin attığı adımların siyasi kısır tartışmalara kurban edilmemesi gerektiğini ifade eden Bahçeli, partinin toplumun huzuruna katkı sağlama çabasında olduğunu söyledi. MHP’yi eleştiren medya organlarını da kınayan Bahçeli, Türkiye’nin etrafındaki tehlikelere dikkat çekerek, "Huzuru bozmayalım, ateşe katkı sağlamayalım" dedi.

Ümit Özdağ: Bir Talatlar ölür, bin Talatlar doğar Ümit Özdağ: Bir Talatlar ölür, bin Talatlar doğar

Yargının kararına saygı

Bahçeli, Sinan Ateş cinayeti davasına ilişkin sorulara da yanıt vererek, yargının kararına saygı duyduklarını belirtti. Devlet Bahçeli, "Dava, Türk yargı unsurları ile devam etmiştir. Birinci aşaması sonuçlanmıştır. Yargının kararına saygı duyarız. Ancak bunu böyle ifade etmekle beraber burada MHP'nin ve Ülkü Ocakları'nın sorgulanması, kötülenmesi kamuoyu nezdinde itibarsızlaştırmak için gayret gösterilen bakış açılarını da kınadığımı ifade etmek isterim. Bu toplantıya siyasi liderler katılmıştır. Değişik unsurlar gelmiştir. Hepsi orada bulunmakla beraber, MHP'nin sorgulanmasına da katkı sağlayacak davranışlarda ve telkinlerde bulunmuşlardır. Türk adaletinde bunların olmaması lazım. Her davada, her konuda başta Osman Kavala vesaire gibi davalar olmak üzere adalet iddiasında bulunanlar ne olduğu henüz açıklanmamış, sonuçlanmamış bir mahkeme sürecinde böyle bir yargıya vararak sahip oldukları televizyonlar aracılığıyla veyahut da sahip oldukları kadrolarıyla MHP'yi sorgulanmaya başlamış olmaları kabul edilebilir bir durum değildir. Ama bütün bunlara rağmen yargı süreci devam edecektir. Hele hele bazıları vardır ki ülkücü kimliği taşımakla beraber, bu mahkemelere katılmışlardır. Onlar da orada bulunmakla birbirleriyle yıllardır tartıştıkları siyasi akımlarla yan yana oturarak, MHP'nin sorgulanmasına seyirci kalmaları da üzücü bir davranıştır. Kızılcahamam'daki şehitlerimizin her 27 Mayıs'ta anma törenlerine katılmayan insanların ne idiği belirsiz bir davranış içerisinde MHP'nin sorgulandığı ve yargılandığı bir mahkemede bulunmaları kendileri için de bir ayıp olmuştur. İnşallah bu davranışlardan vazgeçmiş olurlar" ifadelerini kullandı.