Borderline kişilik bozukluğu (BKB), bireylerin duygusal dalgalanmalar yaşadığı, ilişkilerinde güçlükler çektiği ve kendilerini sık sık değersiz hissettikleri bir psikolojik durumdur. BKB, genetik ve çevresel faktörlerin birleşimi sonucu ortaya çıkabilir ve genellikle kadınlarda daha sık görülür. BKB’nin, kişilerin sosyal ilişkileri ve kişisel sağlığı üzerindeki etkileri, günlük yaşamı zorlaştıran önemli bir sorun olabilir.

BKB’nin belirtileri ve ilişki üzerindeki etkileri

Borderline kişilik bozukluğu (BKB), kişinin ilişkilerinde sık sık duygusal çalkantılar, yoğun aşk ve nefret duyguları, terk edilme korkusu ve dürtüsel davranışlar sergilemesiyle tanınır. BKB’nin bir özelliği de, kişinin romantik ilişkilerinde sık sık stres ve çatışmalar yaşamasıdır. Birçok araştırma, BKB’si olan kişilerin ilişkilerinde kronik stres, çatışmalar ve zamanla artan memnuniyetsizlik yaşadığını ortaya koymuştur.

Yüz liraya döner şüphesi Yüz liraya döner şüphesi

BKB’si olan bireyler, sıklıkla başkalarının onları terk edeceğinden korkar ve bu da ilişkilerinde ani yakınlık gösterme veya aşırı kaçınma gibi davranışlara yol açabilir. Ayrıca, terk edilme korkusu, partnerleri tarafından sürekli olarak terk edilme korkusu taşıyan bir kişiye dönüşebilir.

BKB’nin bir diğer etkisi ise dürtüsel cinselliktir. BKB olan birçok birey, cinsel ilişkilerde zorluklar yaşayabilir ve bazen geçmişteki travmalar, cinsel yaşantılarını karmaşık hâle getirebilir. Bu durum, partnerleri için de zorlayıcı olabilir.

Romantik ilişkilerde BKB’nin zorlukları

BKB ile ilişkiler, genellikle yoğun duygusal deneyimlerle başlar. BKB’si olan kişiler, romantik ilişki başlangıcında partnerlerine mükemmel bir uyum ve ruh eşi gibi yaklaşabilirler. Bu dönemde, partnerlerin sürekli onlara ihtiyaç duyduğunu hissettikleri için ilişkiler başlangıçta heyecan verici olabilir.

Ancak, ilişkilerin ilerleyen dönemlerinde, BKB’si olan kişi partnerlerinin kusurlarını fark etmeye başladıkça, bu mükemmel ilişki imajı yerini büyük bir hayal kırıklığına bırakabilir. BKB olan bireyler, “idealleştirme” sürecinden, partnerlerini değersizleştirme sürecine hızlı bir geçiş yapabilirler.

Bu döngülerin üstesinden gelebilmek, bir ilişkiyi sürdürmenin anahtarıdır. BKB olan bireyler için profesyonel terapi ve çift terapisi büyük bir öneme sahiptir. Terapiler, kişilerin duygusal yanıtlarını kontrol etmelerine ve ilişkiyi sağlıklı bir şekilde yönetmelerine yardımcı olabilir.

Terapilerin rolü ve destek

BKB’nin tedavisinde diyalektik davranış terapisi (DDT) gibi yöntemler önemli bir yer tutar. DDT, kişinin düşüncelerini ve davranışlarını ilişkilendirerek, duygusal denetim sağlamayı amaçlar. Ayrıca, zihinselleştirmeye dayalı terapiler de bireylerin kendilerini ve başkalarını daha iyi anlamalarına yardımcı olabilir.

İlaç tedavisi, BKB’nin bazı belirtilerini kontrol altına almada yardımcı olabilir, ancak şu an için BKB’yi tam olarak tedavi edebilen bir ilaç bulunmamaktadır. Araştırmalar, bazı ilaçların öfke, dürtüsellik ve depresyonu hafifletmede etkili olabileceğini göstermektedir.

BKB ve ilişkilerin sona ermesi

BKB olan kişilerin terk edilme korkusu, ilişkilerin sona ermesi durumunda daha da derinleşebilir. Özellikle uzun süreli ilişkilerde, BKB’li bir partner ilişkinin sona ermesinden büyük bir travma yaşar. Bu nedenle, ilişki sonlandırılırken profesyonel desteğe başvurmak, hem BKB’li birey hem de partneri için büyük önem taşır.

BKB’si olan bireylerin ilişkilerini sağlıklı bir şekilde sürdürebilmeleri için destek alması önemlidir. Çift terapisi ve bireysel terapi, duygusal yükleri hafifletmeye yardımcı olabilir. Ancak, bazen ilişkilerin sonlanması kaçınılmaz olabilir ve bu süreçte profesyonel yardım, ayrılığın etkilerini azaltmada önemli bir rol oynar.

Kaynak: Haber Merkezi