BUCAKUT ekibi afet bölgesinde yaşadıklarını anlattı:

Buca Belediyesi Arama Kurtarma (BUCAKUT) Ekibi, Osmangazi ve Adıyaman'da gerçekleştirdiği arama kurtarmaçalışmalarını tamamlayarak İzmir'e döndü. 2021 yılında kurulan, temel afet bilinci, hafif arama kurtarma, arama kurtarma, ilkyardım, pusula, CPS, yangın güvenliği, telsiz, stres yönetimi, dron eğitimlerini alarak, sınavlardan geçerek ve uygulamalı tatbikatlara katılarak AFAD'ın akredite ekibi olan BUCAKUT, afet bölgesinde yaşadıklarını anlattı. 

"BİZ EGE DEPREMİNE HAZIRLANIYORDUK"

"Biz 2 yıldır Valilik tatbikatlarında İzmir ve İstanbul depremine hazırlanıyorduk. Bize resmi kurumlardan aktarılan hep Marmara ve Ege üzerineydi" diyen ekip lideri Fatih Barış, "Depremin olduğu gece İzmir'de de fırtına olmuştu. Biz Kırıklar bölgesinde ağaç ve baca devrilmeleri için göreve gitmiştik, görevdeyken Kahramanmaraş depremi ihbarı geldi. Biz hemen hangi yolu kullanacağız, yanımızda hangi ekipmanları götüreceğiz diye planımızı yaptık ve sabah 6'da bize Valilikten görev talimatı geldi. Birliğe gelmemizi bildirdiler. Biz de ekibimize acil çağrı yaptık. Bize Osmaniye bölgesine gitme talimatı gelmişti. Belediye Başkanımız Erhan Kılıç'ın talimatı üzerine, veteriner ve tekniker arkadaşlarımızı, ikram araçlarımızı da yanımıza alarak depremin olduğu sabah 8'de yola çıktık. Ege'den giden tüm ekipler Konya'da 10 saat kaybetti. Askerler sağ olsunlar yolu açtılar ve herkes yoluna devam edebildi" dedi. 

"ÜRKÜTÜCÜ BİR TABLO VARDI"

Barış, karşılaştıkları manzaranın ürkütücü olduğunu belirterek, "Osmaniye'de ilk olarak kriz merkezine gittik. Bize 4 enkaz için görev verdiler. Her girdiğiniz sokakta binaların yarısından fazlası yıkılmıştı. Vatandaşlar önümüzü kesiyordu, burada yapın çalışmanızı diyorlardı. Karşılaştığımız tablo çok ürkütücüydü. Adres bulma şansınız yok, sokaklar yıkılmış. Biz enkaza gittiğimizde çalışan askerler vardı ve biz de onlarla birlikte çalışmaya başladık. Doktor Tamer Kurt sitesine verildik biz, çevresinde 6 tane blok vardı ve blokların tamamı yıkıldı, yıkılacak pozisyondaydı. 4 arkadaşımızı bu bloklarda görevlendirdik. Artçı sarsıntılar vardı ve bizim çalıştığımız sitenin üzerine yıkılma ihtimali vardı. Biz gitmeden önce bu kadar kötü bir tablo beklemiyorduk" açıklamasında bulundu. 

"ULUSLARARASI STANDARTLAR VAR"

Arama kurtarma metotlarına ilişkin  bilgi veren Fatih barış, "Arama kurtarmada uluslararası standartlar var. Canlı olduğunu düşündüğümüz yerde temiz çalışma dediğimiz çalışmayı yapıyoruz. Enkazda önce gözle arama yapılır, ardından sesli arama yapılır, akustik cihazlarla dinleme yapılır, ardından da cihazla arama yapılır. Hedef; en kısa sürede en doğru noktaya ulaşmak. Artçı sarsıntılarla enkazın durumu değişir. Belirlediğiniz yol güvenli olmak zorundadır, arama kurtarma çalışmalarında 2 ekibin üzerine enkaz düştü" diye konuştu. 

"PLANLAMA YAPILIR"

Ekip Lideri Fatih Barış açıklamasını şöyle sürdürdü: 

Siz enkaza girerken, içeride canlı olma ihtimali varsa büyük kırıcıları kullanamazsanız. Bazen tırnaklarınızla kazıyarak ulaşırsınız. Ulaşırken canlıyı çıkarttıktan sonra hangi sedyeye koyacağınıza kadar planlarsınız. Zaten canlı tespit ettiğimizde ona 'Adın ne, iyi misin, kaç yaşındasın' gibi sorular somamızın nedeni, onun durumu hakkında bilgi sahibi olma amacı taşır. Onun durumuna göre planlama yapılır. 

"BİNALAR PRESLENMİŞTİ"

Binalar yıkılma anında farklı pozisyonlarda yıkılabilir. Mesela bir bina dönerek yıkılmıştı. Başka bir yıkılan 5 katlı binada çalıştıK. Yanımızda binanın sahibi var, bodrum katı görüyoruz, 'Bodrum katının üstündeki 1. kat mı' diyorum, 'Hayır, o 4. kat' diyor. Yani aradaki 3 kat preslenmiş, ortada yok. Aradaki 3 kat ezilmiş. Burada yapacağınız müdahalenin çok hafif olması gerekiyor. Adıyaman'da çalıştığımız sitelerde de 7 kat preslenmişti. 

"SAÇ TELİNİN ARDINDAN BİRBİRİNE SARILMIŞ 2 CESETBULDUK"

Osmaniye'de çalıştığımız enkazlardan bir tanesinde saç gördük ve çalışmaları durdurduk. Saçtan yola çıkıp temiz işçiliğe başladık. Molozların arasından birkaç tane siyah saç teli gözüküyordu. Oyuncak da olabilirdi, canlıya dair emare alınmıyordu ama yine de göz ardı edemezdik.. Tüm çalışmaları durdurduk ve elle çalışmaya başladık. Yaklaşık 3 saat çalıştık. Biz tek kişi sanıyorduk, cesede ulaştığımızda bir kadın ve bir erkeğin birbirlerine sarılarak ölmüş olduğunu gördük. O tabloyu gördük. Hiç beklemediğimiz bir şeydi. 

"ÖNCE ÇEYİZ BOHÇASINI ARDINDAN KIZI ÇIKARDIK"

Osmaniye ve Adıyaman'da hayatımın sonuna kadar unutmayacağım çok şey gördüm. Adıyaman'da enkaz çalışmasında büyük bir bohça buldum. Ona bakıyoruz biz, kan var mı, insanın o cismin yakınlarında olduğuna dair bir emare var mı diye... O bulduğum bohçadan çeyiz çıktı. Ardından da çeyizin sahibi genç kızımızı cansız olarak çıkardık. 

"ÇÖK, KAPAN, TUTUN YAPMIŞ CESETLER BULDUK"

Biz eğitimlerimizde hep "Çök, Kapan, Tutun" hareketini yapın, diye uyarırız ya, birçok ceset bu hareketi yapmış olarak çıktı. Adamcağız yapmış ama ceset olarak çıktı. Cesetleri tek parça çıkarmak bile başarıydı, maalesef birçok ceset kötü durumdaydı. 

"APARTMAN BOŞLUĞUNA GİDERSENİZ SİZİ BULMA ŞANSIMIZ AZALIYOR"

Bizim karşılaştığımız tablolar var, bir de bilim var. Evet çök, kapan, tutun yaparken ölmüş insanlarımızı gördük, ben çıkardım bizzat. Bilim bize fay hatları üzerine bina yapmamamız gerektiğini söylüyor, bilim hangi malzemeleri kullanarak, hangi zemine bina yapacağımızı söylüyor. 7 katlı bir binadasınız, 'çök, kapan, tutun yaparsam kurtulurum' diye bir garantiniz yok. Biz şunu biliyoruz ama; kaçmayacaksınız. Adıyaman Fırat sitesindeki binalar 5 saniyede yıkılmış. 5 saniyede kaçabilmeniz mümkün değil. Siz apartman boşluğuna gittiğinizde bizim sizi bulma şansımız daha zor oluyor. İhtimal veriliyor ama daha zor oluyor. 

"HERKES EVİNDE EN SAĞLAM YERİ BULUP TATBİKAT YAPSIN"

Preslenmiş tüm binalarda şunu gördüm, ciddi yaşam alanları oluşmuş. Ben bir tünel kazdım ve alt katlarda olan bir evin salonunda 1 metrelik yaşam alanı vardı. İnsanlar o anda salonda olsa kurtulacaktı. Vitrinler tutmuş. Evimizin en güvenli yerini tespit etmemiz lazım. Evlerimizde tatbikat yapmalıyız. Yol haritamızı çizmeliyiz. Benim tecrübem şunu gösterdi, herkes oturduğu evde tatbikatını yapıp, en sağlam yeri bulup, deprem anında da uygulamalı. 

"50 CESET ÇIKARDIM"

Ben 50'ye yakın ceset çıkardım, 2 tane canlı vatandaşımızın kurtarılmasına şahitlik ettim. Canlı vatandaşların canlı çıkmasının tek sebebi şansları. Biri boşluğa düşmüş, diğerinin de bulunduğu yerde ufak bir yaşam alanı oluşmuş. Herkes evindeki en güvenli yeri belirlesin, oraya da deprem çantanızı koyun. Çocuklarınızı da alın, deprem anı tatbikatı yapın. Bunu alışkanlık haline getirin. Tabi ki binalarınızı kontrol ettirin ve güçlendirmelerini yapın. 

204 Yorum

Yorum Gönder