CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), 2025 yılı için belirlenen asgari ücret zammını değerlendirmek üzere Genel Başkan Özgür Özel başkanlığında toplandı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Taşçıer, toplantı sonrası parti genel merkezinde basın toplantısı düzenledi.
"Asgari ücret, genel ücret haline gelmiştir"
Taşçıer, asgari ücrete yüzde 30 zam yapılmasına tepki gösterdi:
"Asgari ücret; işçilerin gıda, giyim, sağlık, ulaşım, ısınma ve barınma gibi zorunlu ihtiyaçlarını asgari düzeyde karşılamalarına imkan veren bir ücrettir. Yani, 'bunun daha altında bir ücret yok' demektir. Oysa bizim ülkemizde asgari ücret; yani, 'daha azı kabul edilemez' denilen ücret, genel ücret haline gelmiştir. Cumhurbaşkanı Yardımcısına göre dahi ülkemizde asgari ücretli çalışan sayısı yüzde 42'dir. Resmi rakamlar üzerinden giderek asgari ücretin yüzde 10 altını ve üstünü alanları da eklediğimizde asgari ücretle çalışan sayısı yüzde 50'nin üzerindedir. O çok eleştirdikleri ve bizleri kıskanıyorlar dedikleri Avrupa'da ise asgari ücretle çalışan sayısı yüzde 4 civarlarında ve alım gücü de bir ailenin rahatlıkla geçinebileceği seviyededir."
"Emekçinin cenaze namazını kıldılar"
Asgari ücretin işveren kesimi ve hükümet tarafından bir teklif sunulmadan ve müzakere yapılmadan açıklandığını söyleyen Taşçıer, "Saray rejimi de yanıltmadı. 12 Eylül darbesinin ürünü olan antidemokratik Asgari Ücret Tespit Komisyonu eliyle şapkadan tavşan çıkardı. Gündüzler torbaya mı girdi bilinmez ancak baskın yaparcasına akşamın bir vakti TÜRK-İŞ'in ve işçi tarafının katılmadığı son toplantı ile 2025 yılı için 22 bin 104 lirayı 'yaşam ücreti' olarak açıkladılar. Neticede Emevi Camisinde namaz kılma planı yapanlar, önce Türkiye'de emeklinin, emekçinin, ücretlinin, dar gelirlinin cenaze namazını kıldılar." ifadelerini kullandı.
"En az 70 milyon kişi açlık sınırının altında"
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan'ın, asgari ücret zammını açıklamadan önce Hz. Muhammed'in 'İşçinin alın teri kurumadan hakkını verin' hadisini okuduğunu hatırlatan Taşçıer şunları söyledi:
"Ben de Sayın Bakana, 'Komşusu açken tok yatan bizden değildir' hadisini hatırlatmak isterim. Zira ülkemizde 7 milyondan fazla asgari ücretli, 11 milyon emekli dolayısıyla en az 70 milyon kişi açlık sınırının altında yaşarken, tok yatan saray iktidarı bizden değildir. Resmi enflasyon bile yüzde 46 civarında, yeniden değerleme oranı yüzde 44 iken asgari ücrete yüzde 30 zam yapılması milyonlarca işçinin ve çalışanın sefalete mahkum edilmesidir. Asgari ücrete sadece 5 bin 100 lira zam yaptılar. Oysa bir yıl önce asgari ücrete 5 bin 600 TL zam yapılmıştı. Bugün asgari ücrete yapılan zam, paranın 1 senelik değer kaybına rağmen geçen senenin rakam olarak gerisinde kalmıştır. Yüksek enflasyona rağmen asgari ücreti geçen yıldan az artırdılar. Bu da demektir ki yeni asgari ücret daha şubat ayında açlık sınırının altında kalacaktır. Açlık sınırı kasım ayı itibarıyla 21 bin TL civarındayken 2025'in tümü için 22 bin liralık asgari ücret kabul edilemezdir."