Manisa Celal Bayar Üniversitesi’nden Deniz Biyoloğu Prof. Dr. Ergün Taşkın, Ege kıyılarında yürütülen çalışmalarla 470 makroalg ve deniz çayırı türü tespit ettiklerini açıkladı. Tespit edilen türlerin 29’unun yabancı olması nedeniyle, yerli türlerin yaşam alanlarının tehlike altında olduğu vurgulandı. Yabancı türlerin ekosistem ve ekonomi üzerinde ciddi etkiler yarattığını belirten Taşkın, yerli türlerin korunması için acil stratejiler geliştirilmesi gerektiğini ifade etti.
Yerli türler tehlikede
TÜBİTAK destekli “Ege Denizi Makroflora Tür Çeşitliliği ve Ekolojik Kalite Durumunun Belirlenmesi” projesi kapsamında, Edirne’den Muğla’ya kadar Ege kıyıları incelendi. Çalışmada, Ege Denizi’nde bulunan türlerin Türkiye’nin denizel florasının %70’ini oluşturduğu tespit edildi. Ancak 29 yabancı tür, hassas deniz çayırları ve makroalgler üzerinde baskı kurarak habitatın dengesini tehdit ediyor.
Prof. Dr. Ergün Taşkın, “Bazı bölgelerde yabancı türlerin tamamen habitata hakim olduğunu gözlemledik. Deniz çayırlarının çekilmesi, deniz canlılarının göç etmesine ve üreme alanlarını kaybetmesine neden olabilir” dedi.
Ekosistem ve ekonomiye olumsuz etkiler
Yabancı türlerin yayılımı yalnızca ekolojik değil, ekonomik zararlar da yaratıyor. Deniz çayırlarında yaşayan binlerce deniz canlısının habitatlarını kaybetmesi, balıkçılık sektörünü olumsuz etkiliyor. Ayrıca, yabancı türlerin yoğun olduğu alanlarda turizme yönelik dalış faaliyetleri de zarar görebilir.
Koruma stratejileri şart
Prof. Dr. Taşkın, biyoçeşitliliği korumak için acil eylem planları oluşturulması gerektiğini vurguladı. Şunları önerdi:
- Deniz çayırlarının bulunduğu bölgelerde balıkçılık faaliyetlerini sınırlandırmak.
- Marina ve liman inşaatlarını bu bölgelerden uzak tutmak.
- Ekolojik çapalar gibi çevre dostu teknolojiler kullanmak.
- Karasal kirlilikle mücadele için evsel ve endüstriyel atık yönetimini geliştirmek.