İzmir’in ilim ve kültür tarihine ışık tutan akademik çalışmalar, Ege Üniversitesi’nin ev sahipliğinde düzenlenen önemli bir sempozyumla gündeme taşındı. 14. ve 16. yüzyıllar arasındaki dönemi konu alan etkinlik, alanında uzman birçok ismi bir araya getirdi. Ege Üniversitesi Birgivi İlahiyat Fakültesi’nin organize ettiği "İzmir’de İlmî ve Kültürel Hayat I (14-16. yy)" sempozyumu, Ege Üniversitesi Kültür ve Sanat Evi’nde düzenlenen açılış töreniyle başladı. Etkinliğe; Bornova Kaymakamı Muzaffer Şahiner, EÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Ersan, Bornova Müftüsü Fethullah Yavuz ve çok sayıda akademisyen ile öğrenci katıldı.
“Geçmişe bakara geleceği kurarız”
Ege Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Ersan açılışta yaptığı konuşmada, geçmişin doğru anlaşılmasının bireylerin hem kendilerini hem de yaşadıkları toplumları daha iyi tanımalarına yardımcı olduğunu vurguladı. Ersan, “Geçmişe bakarak geleceği kurarız. Bu tür etkinlikler, tarihî hafızamızı yenileyip bilincimizi geliştirmenin en etkili yollarından biridir” dedi.
“Bugünü anlamak için geçmişi bilmek gerekir”
Prof. Dr. Ersan, İzmir Sempozyumu’nun bugünkü toplumsal tartışmalara da ışık tutabilecek nitelikte olduğunu ifade ederek, “Fetih sadece kılıçla değil, ilim ve kültürle de olur. Bu sempozyum, ‘vatan olma’ sürecine farklı açılardan bakmayı sağlayacak” şeklinde konuştu.
Akademik camianın sorumluluğuna da dikkat çeken Ersan, sempozyumların bilgi üretimini teşvik ettiğini, bilimsel birikimin paylaşılmasına katkı sağladığını söyledi.
“İzmir’in ilim ve kültür geçmişi aydınlatılıyor”
Birgivi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muhammet Hanefi Palabıyık da sempozyumun İzmir’in kültürel mirasını anlamak açısından çok kıymetli olduğunu dile getirdi. 14. ve 16. yüzyıllar arasında İzmir’in önemli bir ilim merkezi haline geldiğini belirten Palabıyık, “Bu sempozyum, yalnızca geçmişi bilmek değil, geleceğe daha sağlam adımlarla yürümek için de büyük fırsat. Genç akademisyenlerimize sesleniyorum: Sabır ve azimle bu mirası geleceğe taşıyın” dedi.