Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde gerçekleştirilen 9. Uluslararası Hafızlık ve Kur'an-ı Kerim'i Güzel Okuma Yarışması Ödül Töreni'ne katıldı.
Sözlerine, "Diyanet İşleri Başkanlığımıza yürekten teşekkür ediyorum. 54 ülkeden, 94 yarışmacı bu yıl iştirak etti. İki farklı kategoride dereceye giren kardeşlerimize ödüllerini takdim edeceğiz. Tüm kardeşlerimize tebriklerimi iletiyorum. Allah'ın ipine dört elle sarılmamız gereken süreci tecrübe ediyoruz” ifadeleriyle başlayan Erdoğan, İsrail’in Filistin’deki katliamlarına sert tepki göstererek İslam ülkelerine de eleştirilerde bulundu.
"Utanç verici bir süreç yaşıyoruz”
Erdoğan, İsrail’in soykırım hamlelerine karşı şunları söyledi: “İsrail'in soykırım uyguladığı Gazze ve İslam coğrafyasının bir bölümü savaşla, yoklukla boğuşuyor. 50 bin masum insanın vahşice katledildiği, 2 milyon kişinin sürekli üzerine bomba yağdırıldığı utanç verici bir süreç yaşıyoruz. Katliamın yanı sıra kurumların içine düştüğü acizliği de görüyoruz. Görevi barışı korumak olan tüm yapıları esir almıştır. 13 aydır çocuklar soykırıma uğruyor. Keskin nişancılar çocukları hedef tahtası olarak kullanıyor. Sözde gazeteciler binaları bomba ile patlatıyor. Uluslararası kurumlardan hiçbir itiraz gelmiyor.”
“Batının insan hakları söylemlerinin içi boş”
Erdoğan, İsrail’i vazgeçirecek adımlar atılmadığına dikkat çekerek “Caydırıcı bir adım atılmıyor. Bu insanlığın tükenişi, hukukun yerini orman kanunlarının aldığının somut göstergesidir. Gazze soykırımı dünyadaki tüm maskeleri indirmiştir. İsrail yönetiminin hukuk tanımazlığı, batının insan hakları üzerine söylediklerinin içinin ne kadar boş olduğunu bize göstermiştir” dedi.
Gazze halkı 390 gündür direniyor
Erdoğan Filistinlilerin direnişine işaret ederek şu ifadeleri kullandı: “Nüfusu 2 milyara yaklaşan İslam dünyası olarak Gazze'de ve Lübnan'da başarılı bir sınav veremedik. Toprağın üzerinde şerefsizce yaşamaktansa, toprağın altında şerefimle yatarım diyen Filistinli yiğitlere sahip çıkamadık. Gazze halkı, işgalciler karşısında tam 390 gündür direniyor. Çanakkale'yi geçilmez kılan İstiklal aşıkları gibi direniyor. Gazze tüm insanlık için direniyor. Birkaç ülke dışında İslam dünyasından bir tepki yükselmiyor. Bizler yapmadıklarımızın da hesabını vermekle mükellefiz. Başımızı iki elimizin arasına alıp mutlaka tefekkür etmemiz gerekiyor. Bu cendereden kurtulmanın kuşkusuz yolu Kur'an-ı Kerim ve sünnete sarılmamızdan geçiyor.”
“Kardeşlerimize karşı mesuliyetimiz var”
Karanlığı ancak İslam'ın ruhuyla aydınlığa kavuşturacak, yeni baştan Allah'ın izniyle oluşturacağız. Çünkü Gazze'de evi yerle bir edilen elinde tespih, kucağında Kur'an-ı Kerim ile şehit olan çocuklara borcumuz var. Bu milletin kahramanlarına verdiğimiz sözümüz var. Yüzlerini Türkiye'ye dönmüş kardeşlerimize karşı mesuliyetimiz var. Gariplerin sizden, bizden, Türkiye'den ümitleri var. Kardeşlerimize verdiğimiz sözü unutmayacağız ve sırtımızı da onlara dönmeyeceğiz. Kalbimizle, dualarımızla kardeşlerimizin yanında olmalıyız. Bu kış daha da ağır geçecek. Nazilerin toplama kamplarını aratmayan koşullarda, bu kış boyunca en büyük kötülükleri yapacaklar. Kardeşlerimizi kendi başlarına bırakamayız. Başta milletim olmak üzere Gazze ve Lübnan'a elini uzatmaya tüm insanları davet ediyorum. Bu düşüncelerle, tüm alimlerimizi, hafızlarımızı anıyorum."