Helikopter, dikine kalkış ve iniş yapabilen bir hava aracıdır. En önemli özelliği, yatay olarak dönen ana rotora bağlı pervanelerdir. Pilot, pervanelerin açısını ayarlayarak helikopteri yukarı-aşağı, ileri-geri yönlendirebilir veya sabit tutabilir. Ayrıca kuyruk pervanesi, helikopterin kendi çevresinde dönmesini engelleyerek yön kontrolünü sağlar.
Helikopter kelimesinin kökeni
Helikopter kelimesi, Fransız mucit Gustave de Ponton d’Amécourt tarafından 1860'larda yaratılan bir terimdir. “Helix” (spiral) ve “pteron” (kanat) kelimelerinin birleşiminden türetilmiştir.
Helikopterin icadı ve gelişimi
Helikopterin icadı, insanlık tarihindeki uzun bir süreci kapsar. Çin'de çocukların uçan pervaneli oyuncaklarla oynaması, uçan araçlara olan ilgiyi artırdı. Leonardo da Vinci, 1480’lerde “Uçan Vida” adlı bir tasarım önerdi ancak bu araç hiçbir zaman gerçeğe dönüşmedi. 1800'lü yıllarda içten yanmalı motorların keşfi, helikopterlerin havalanabilmesi için gerekli gücü sağlamaya olanak tanıdı.
İlk helikopter uçuşları
1907'de Fransız Paul Cornu, çift pervaneli bir helikopter tasarlayarak ilk pilotlu serbest uçuşunu gerçekleştirdi. 1924'te ise Fransız Etienne Oehmichen, 7 dakika boyunca havada kalarak helikopterin uçuş kapasitesini artırdı.
Günümüz helikopterlerinin ilk örneği
Igor Sikorsky, 1939'da tek rotora bağlı üç pervaneli VS-300 helikopterini icat etti. 1940’ta ilk serbest uçuşunu gerçekleştiren bu helikopter, 1941’de amfibi özellikleriyle suya iniş yaptı. Sikorsky'nin tasarımı, helikopterlerin modern şekline dönüşümünün başlangıcı oldu.
Helikopterlerin günümüzdeki kullanım alanları
Bugün helikopterler, yalnızca askeri alanda değil, arama-kurtarma, orman yangınlarını söndürme, hasta ve organ nakli gibi birçok alanda hayati rol oynuyor. Ayrıca çift rotorlu helikopterler, daha fazla denge ve taşıma kapasitesine sahip olarak özellikle savunma sanayisinde yaygın şekilde kullanılmaktadır.