İZMİR

İthalatın böylesi: Öğrenciler için kadavra ithal ediyorlar!

İzmir'deki tıp fakültelerinde beden bağışının yetersiz olması nedeniyle kadavra ithalatı yapılmak zorunda kalındı. Eğitim kalitesi durumdan olumsuz etkileniyor.

Abone Ol

Yetersiz beden bağışları nedeniyle İzmir'deki tıp fakültesi öğrencileri, el becerilerini geliştirebilmek amacıyla yurt dışından kadavra ithalatına yönelmek zorunda kaldı. Tıp eğitiminin temel taşlarından biri olan anatomi dersi, kadavra teminindeki sorunlar nedeniyle kalitesini kaybediyor.

Kadavranın önemi

Öğrencilerin pratik yapabilmesi ve el becerisi kazanabilmesi açısından kadavranın kullanımı son derece kritik bir öneme sahip. Türkiye genelinde beden bağışlarının azlığı, özellikle büyük şehirlerde bile kadavra sayısının yetersiz kalmasına yol açıyor. Çoğu tıp fakültesi öğrencisi, mezuniyet öncesinde kadavra görmeden eğitim alıyor.

İhtiyaç ve sayılar

Ege Üniversitesi (EÜ) Tıp Fakültesi Anatomi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Servet Çelik, "Bir kadavra üzerinde çalışabilmek için sadece EÜ Tıp Fakültesi'nde 400 birinci sınıf öğrencisinin yılda en az 40 kadavrayla çalışması gerekiyor," diye belirtti. Son yıllarda bağışların artması sevindirici olsa da, bu durum hala yeterli düzeyde değil.

Kadavra eksikliği eğitimi etkiliyor

Prof. Dr. Çelik, beden bağışı eksikliği nedeniyle tıp eğitiminin kalitesinin düştüğünü vurguladı. "Öğrencilerin kadavralar üzerinde uygulama yapabilmesi yerine, anatomi hocalarının önceden hazırladığı yapıları görmeleri durumu ortaya çıkıyor. Gerçek doku ile karşılaşmak, öğrencilerin hekimlik kariyerine psikolojik olarak hazırlanmaları açısından önemli," dedi.

Yurt dışı ithalatı

Yetersiz kadavra temininde ithalat kaçınılmaz hale gelmişti. Prof. Dr. Çelik, "İthal kadavralara ciddi bedeller ödüyoruz, bu da ülke ekonomisine bir yük. Ancak mevcut ihtiyaç nedeniyle bu yola başvuruluyor. Öğrencilerin en azından bir kadavra görmeleri için ithalat yapıyoruz," şeklinde konuştu.

Kadavranın eğitimdeki rolü

EÜ Tıp Fakültesi Anatomi Anabilim Dalı Müdürü Prof. Dr. Okan Bilge, kadavranın öğrencilere gerçek doku ve yapı bilgisinin en iyi şekilde aktarılmasını sağladığını vurguladı. Avrupa standartlarına göre, bir kadavranın en fazla 10 öğrenci tarafından çalışılması gerektiğini belirten Bilge, "Ancak bizde bu mümkün olmuyor," dedi.

Bağışların önemi ve süreleri

Kadavra bağışlarının artması, hekimlerin el becerilerinin ve yapı bilgisinin gelişmesine katkıda bulunacağına dikkat çeken Prof. Dr. Bilge, bağışlanan kadavraların en az 5 yıl süreyle kullanıldığını belirtti. Bağışçı ailelerin, bedenlerin düzgün saklanabilmesi için 6 ay ilaçlı bir süreçten geçmesi gerektiğini ifade etti. "Sahipsiz cenazelerimiz de var; bu cenazeleri de en iyi koşullarda saklayarak olabildiğince uzun süre kullanmaya çalışıyoruz," diye ekledi.