İzmir Karşıyaka'da yer alan Azize Helena Katolik Kilisesi, tarihi ve mimari açıdan zengin bir geçmişe sahip. 1904 yılında Fransız mimar Raymond Charles Péré tarafından inşa edilen bu yapı, XIX. yüzyılda Karşıyaka'da yaşayan Katolik cemaatinin ihtiyaçları doğrultusunda yükseldi. Sultan II. Abdülhamid'in izniyle yapılan kilise, bugün Karşıyaka'nın önemli dini yapılarından biri olarak öne çıkıyor.
Neogotik mimarisiyle dikkat çeken yapı
Azize Helena Kilisesi, neogotik tarzda inşa edilmiş bir yapıdır ve üçgen alınlıklı giriş, yüksek orta mekan ve sivri kemerli pencereler gibi neogotik mimarinin tüm karakteristiklerini taşır. Kilisenin iç mekanında ise, Hz. İsa'nın yaşamını betimleyen kabartmalar, Fransız aziz ve azizelerinin vitrayları, ayrıca Azize Helena ve Aziz Konstantin'in mermer heykelleri yer almaktadır. Kilisenin içi, özellikle 1968'de yapılan restorasyonla tarihi dokusunu koruyarak yeniden şekillendirilmiştir.
St. Helen Kilisesi, neogotik tarzıyla Karşıyaka'da ihtişamını sürdürüyor
1904 yılında tamamlanan kilise, Karşıyaka'nın ilk Katolik kilisesi olarak önemli bir yere sahiptir. Yapımına Karşıyaka'da yaşayan Katolikler tarafından başlanan ve bölgedeki Müslümanların da bağışlarıyla tamamlanan St. Helen Kilisesi, aynı zamanda Karşıyaka'nın dini hayatına büyük katkı sağlamıştır. Kilise, İmparatoriçe Helena'ya adanmış olup, onun İsa Mesih’in haçını bulmuş olması nedeniyle özel bir dini öneme sahiptir.
Azize Helena'nın temsili ve kilise içindeki sanat
Azize Helena'nın temsili, kilisenin ana sunağında taç giymiş bir imparatoriçe olarak yer alır ve Haç Durakları, Hz. İsa’nın çarmıha gerilmesinden ölümüne kadar olan süreci tasvir eder. Meryem Ana’nın heykeli de kilisenin sol kısmındaki sunağı süslerken, sağdaki sunakta İsa Mesih’in Kutsal Kalbi yer alır. Kilisenin içi, sadece dini değil, sanatsal açıdan da dikkatlice tasarlanmış bir yapıdır. Karşıyaka'daki Azize Helena Katolik Kilisesi, 1904 yılında inşa edilen ve neogotik mimarisiyle dikkat çeken bir yapı. Kilise, Karşıyaka'daki ilk Katolik kilisesi olup, tarihi ve kültürel önemi büyüktür. Ziyaret etmek, tarihle iç içe bir deneyim sunar.
