İzmir’de 14. yüzyılın ilk yarısında inşa edilen Emir Sultan Türbesi ve Zaviyesi, kapsamlı bir restorasyon çalışmasının ardından yeniden kapılarını açtı. Aydınoğlu Gazi Umur Bey tarafından Seyyid Mükeremeddin için yaptırılan türbe, tarihi dokuya ve kültürel mirasa ışık tutuyor.
Gazi Umur Bey’in Vakfiyesi: Seydiköy’ün gelirleri türbe için bağışlandı
Emir Sultan Türbesi, sadece türbe olarak değil, bir zaviyenin merkezi olarak da kullanıldı. Semahane, aşevi, misafirhane, türbe, kuyu ve hamam gibi bölümleri barındıran yapı, Gazi Umur Bey tarafından vakfedilen Seydiköy’ün (günümüz Gaziemir) gelirleriyle desteklenmişti. Türbenin çevresinde zamanla İzmir’in saygın isimleri defnedilmiş, böylece önemli bir hazire oluşmuştur. Mustafa Kemal Atatürk'ün eşi Latife Hanım’ın dedesi Uşakizade Sadık Bey, İzmir valileri Ahmet Esat Paşa ve Ahmet İzzet Bey gibi önde gelen kişiler burada yatmaktadır.
Miralay Süleyman Fethi Bey’in dembolik kabri
İzmir’in işgali sırasında şehit edilen Miralay Süleyman Fethi Bey’in mezarı da uzun yıllar bu hazirede yer aldı. 1988 yılında Narlıdere Askeri Şehitliği’ne nakledilen kabrin sembolik mezarı ise halen türbede ziyaret edilebiliyor. Ayrıca, 16. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar uzanan döneme ait 169 mezar taşı da tespit edilmiştir.
Geç Osmanlı mimarisi ve devşirme taşlar
Türbenin kubbesi, sekizgen bir kasnak üzerine oturuyor ve dıştan alaturka kiremitlerle kaplanmış. Kubbeye geçiş bölgesi, geç Osmanlı dönemine ait alçı süslemelerle dikkat çekiyor. Mihrap ve kubbe eteğinde dört halifenin isimlerinin yer aldığı rozetler ve ay-yıldız motifleri bulunuyor. Ayrıca, türbenin, hamamın ve çevredeki konutların duvarlarında Roma ve Bizans dönemine ait süslemeli devşirme taşlar göze çarpıyor.
Restorasyon çalışmaları tamamlandı
Yaklaşık 1400 metrekarelik bir alanda yer alan Emir Sultan Türbesi ve Zaviyesi, İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından 2011-2014 yılları arasında kapsamlı bir restorasyon geçirdi. Tarihi yapı, hem yerel halk hem de turistler tarafından ziyaret edilmeye devam ediyor.