İzmir'in Konak ilçesinde bir apartmandaki haşere ilaçlamasının ardından zehirlenerek hayatını kaybeden 1 yaşındaki bebeğin babası Recep Kınalı, olayın sorumlularının hesap vermesi için mücadele edeceğini belirtti.
Kahramanlar Mahallesi 1413 Sokak'ta tahtakurusu için yapılan ilaçlama sonrası zehirlenerek hayatını kaybeden ve dün Pınarbaşı Mezarlığı'nda defnedilen Altay Toprak'ın annesi Raziye ve babası Recep Kınalı, bebeklerinin kabrini ziyaret etti.
Yakınları teselli etmeye çalıştı
Kaybettikleri bebeklerinin mezarı başında gözyaşı döken ve dua eden Kınalı çiftini, yakınları teselli etmeye çalıştı. Baba Kınalı, ilaçlamayapıldığı sırada kendisinin evde olmadığını, eşi ve oğlunun ise ağabeyine gittiğini anlattı. Üst kattaki dairede oturanların, eşine telefon ederek tahtakurusu için ilaçlama yapılacağını ve acil eve gelerek pencereleri kapatmasını istediğini ifade eden Kınalı, eve ağabeyinin gittiğini, bu sırada ilaçlamanın bitmiş olduğunu gördüğünü söyledi.
Kınalı, şu ifadelerini kullandı: "Ağabeyim eve gittiğinde ilaçlamanın yapıldığı dairenin dış kapısına bant çekildiğini görmüş. Oradakilere siz ilaçlamayı bitirmişsiniz, bizi çağırıyorsunuz, sıkıntı olmaz mı? demiş. Onlar da ağabeyime bir sıkıntı olmaz, normal bir ilaçlama, sadece bir gün eve gelinmesin demiş. Ben ertesi günü tek başıma evde kaldım, sonraki gün ise eşim ve çocuğumla evde kaldık."
"Zehirlendiğimizi fark etmedik"
İlk gün evde kaldığında herhangi bir olumsuzluk yaşamadığını bu sebeple ailesini eve çağırdığını söyleyen Kınalı, olay gecesi ise oğullarının uyuyamadığını belirtti. Kınalı, sözlerine şu ifadelerle devam etti: "Sabah 6-7 gibi ben ve eşim yerlere serildik, çok kötüydük. Ağabeyimi aradım ve o da yengemi yolladı. Yengem siz burada nasıl duruyorsunuz?'dedi. Biz zehirlendiğimizin farkına varamadık, yengem Altay Toprak'ı alıp evden çıktı. Ben yataktan kalkamıyordum, ayaklarımı, karnımı, hiçbir yerimi hissetmiyordum. Eşim banyonun koridorunda ben de yatakta ölü gibi yatıyorduk. Biz zehirlendiğimizi anladığımız an ambulans çağırdık ama zaman geçmişti."
"Bu dünyada pis insanlardan oğlumu koruyamadım"
Eşiyle uzun dönemdir çocuk sahibi olmaya çalıştıklarını, daha önce 3 çocuklarının anne karnında öldüğünü kaydeden Kınalı, şöyle devam etti: "Altay Toprak bizim 4'üncü oğlumuz. Önceki 3 oğlum anne karnında vefat etti, kucağımıza almak nasip olmadı. Sonra Rabbim, Altay Toprak'ı nasip etti. Bu kötü dünyada oğlumu koruyamadım. Koruyamadığım için çok kötüyüm. Sabah kahvaltıda önümüze pekmez tahin geldi, yiyemedik. Oğlum pekmez tahine bayılırdı, yerken havalara uçardı. Bu dünyada pis insanlardan oğlumu koruyamadım. Herkes kazanç peşinde, kimse kimseyi düşünmüyor. İnsanlar ben işimi yapayım kime ne olursa olsun düşüncesinde."
"Hukuk savaşı vereceğiz"
Kendilerinin de daha önce tahtakurusu nedeniyle evlerini ilaçladıklarını ama kimseye bir zarar gelmediğini vurgulayan Kınalı, "Bundan sonra artık oğlum için hak, adalet, hukuk savaşını vereceğiz. Oğlumun hak ve adaletini sonuna kadar savunacağım" dedi.
Altay Spor Kulübü'nden destek
Baba Kınalı, acı olay sonrası kendisini arayarak hukuk mücadelesine destek vereceklerini belirten kurum ve kişilere teşekkür ettiğini, taraftarı olduğu ve oğluna isim verdiği Altay Spor Kulübü'nün de bu mücadelede kendilerini yalnız bırakmayacağını sözlerine ekledi.
Öte yandan, AFAD ekiplerinin ilaçlamanın yapıldığı dairede yaptığı ölçümlerde değerlerin normale döndüğü, tahliye edilen binaya bugün giriş izni verileceği öğrenildi.