İzmir’in su kaynakları üzerindeki baskı, küresel ısınmanın etkileriyle birlikte artıyor. Tahtalı Barajı, Balçova, Ürkmez, Güzelhisar, Gördes ve Alaçatı Kutlu Aktaş barajlarından beslenen İzmir, bu yıl yeterli yağış alamadığı için ciddi bir kuraklık süreci yaşıyor.
Barajlardaki su seviyeleri düşüyor
Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (İZSU) Genel Müdürlüğü verilerine göre, İzmir’in ana içme suyu kaynağı olan Tahtalı Barajı, geçen yıl yüzde 28,61 seviyesinde bulunurken, bu yıl bu oran yüzde 13,88'e kadar geriledi. Diğer barajların su seviyeleri de şu şekilde:
- Balçova Barajı: Geçen yıl yüzde 15,06, bu yıl yüzde 13,19
- Ürkmez Barajı: Geçen yıl 14,40, bu yıl 9,38
- Güzelhisar Barajı: Geçen yıl 58,50, bu yıl 65,74
- Gördes Barajı: Geçen yıl 2,13, bu yıl 2,32
- Alaçatı Kutlu Aktaş Barajı: Geçen yıl 20,66, bu yıl 7,94
Uzmanlar uyarıyor: su tasarrufu şart
TÜBA Çevre, Biyoçeşitlilik ve İklim Değişikliği Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, Tahtalı Barajı'ndaki su seviyesinin kritik bir seviyeye düştüğünü belirterek, "Bu baraj, İzmir'in yaklaşık yüzde 30'luk su ihtiyacını karşılıyor. Yüzde 15'lik bir eksiklik var; bu çok ciddi bir düşüş. Kasım ayında bu seviyenin yüzde 10'un altına düşmesi bekleniyor. İzmir suyunun doğru kullanılması için bu, son bir uyarıdır." dedi.
Su kullanımında dikkatli olmalıyız
Prof. Dr. Yaşar, Türkiye'deki kişi başı su potansiyelinin yılda yaklaşık 1340 metreküp olduğunu, ancak İzmir'de bu oranın 600 metreküp civarında olduğunu belirtti. "Fakirimizin de fakiriyiz. Bu nedenle suyumuzu çok dikkatli kullanmalıyız." ifadesini kullandı.
Son 16 yılın en kurak yılı
Tahtalı Barajı’ndaki su seviyesinin 2008’den sonraki en düşük seviyeye indiğini vurgulayan Prof. Dr. Yaşar, "2008 yılında su seviyesi yüzde 2'lere kadar düşmüştü. 2020 yılına kadar yağışlar iyiydi, ancak bu yıl su seviyesi yüzde 13,88'e düştü. Bu yıl, son 16 yılın en kurak yılı olacak. Kasım ayı da kurak geçecek, ancak mart ayının sonunda doyurucu yağışlarla biraz rahatlayacağız." şeklinde konuştu.