TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi’nin hazırladığı 2024 İzmir Su Raporu, İzmir'in su yönetimi konusunda kritik bulgular sundu. Rapora göre İzmir'de kişi başına yıllık kullanılabilir su miktarı yaklaşık 1.000 m³ seviyesinde. Bu seviye, Dünya Sağlık Örgütü ve SUEN kriterlerine göre "su kıtlığı" anlamına geliyor.

Gediz, Küçük Menderes ve Kuzey Ege havzaları alarm veriyor

İzmir’in su kaynaklarını besleyen Gediz, Küçük Menderes ve Kuzey Ege Havzaları'nda su kalitesi büyük oranda kötü durumda. Gediz Havzası'nda yapılan izlemelere göre, su kütlelerinin %100’ü risk altında. Küçük Menderes Havzası'nda yer üstü ve yer altı sularının büyük bölümü kötü ya da zayıf kalite sınıfında bulunuyor. Kuzey Ege Havzası'nda ise su kütlelerinin %70'inden fazlası orta ve yüksek risk altında.

Yeraltı suları da tehlikede

Rapora göre İzmir’de özellikle Küçük Menderes Havzası’nda aşırı yeraltı suyu çekimi nedeniyle su seviyeleri dramatik şekilde düşüyor. Ödemiş-Yolüstü köyünde 2005 yılında 63 metre olan su seviyesi, 2023 yılında 111 metreye kadar indi.

Mikroplastik kirliliği yeni tehdit

Su kaynaklarındaki klasik kirliliğin yanı sıra, mikroplastik kirliliği de giderek büyüyen bir tehdit olarak öne çıkıyor. Avrupa Birliği içme suyu standartlarına mikroplastiklerin dahil edilmesi gerektiği belirtilirken, Türkiye’de de mevzuata acil entegrasyon çağrısı yapıldı.

Su yönetiminde kurumsal dağınıklık

Raporda, su yönetimi sürecindeki kurumlar arası koordinasyon eksikliği de eleştirildi. Çok sayıda kurumun yetki karmaşası yaşadığı, hazırlanan eylem planlarının sahaya tam anlamıyla yansımadığı ifade edildi.

İzmir'in içme suyu kaynakları yeraltı sularına bağımlı

İZSU verilerine göre İzmir’de içme suyunun yaklaşık %61’i yeraltı su kaynaklarından, %39’u yüzeysel su kaynaklarından sağlanıyor. Ancak, yeraltı su kaynaklarındaki arsenik kirliliği nedeniyle farklı bölgelerde arsenik arıtma tesisleri kurulmuş durumda.

İklim değişikliği baskısı artıyor

Meteoroloji verileri, İzmir’in 2024 yılında ciddi kuraklık sinyalleri verdiğini ortaya koyuyor. Son yıllarda yağış miktarında azalma ve sıcaklık artışı su kaynaklarını daha da baskı altına alıyor.

Altay’da Nafiz Zorlu’dan mesaj var Altay’da Nafiz Zorlu’dan mesaj var

Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Dr. Pelin İlker, rapora ilişkin yaptığı değerlendirmede şu ifadeleri kullandı;

"İzmir'de su kaynaklarımızın hem miktarı hem de kalitesi her geçen yıl daha büyük tehdit altında. Havzalarımızda kirlilik oranları kritik seviyelere ulaşmış durumda. Özellikle yeraltı suyu seviyelerindeki dramatik düşüş, gelecek nesiller için ciddi bir tehlike sinyali veriyor. Su yönetiminde bütüncül ve etkin adımlar atılmazsa, İzmir birkaç yıl içinde su fakiri bir kent haline gelebilir. Mikroplastik gibi yeni nesil kirlilik unsurları da su güvenliğimizi çok daha karmaşık bir hale getiriyor. Şimdi atılacak adımlar, İzmir’in geleceğini belirleyecek."

Kaynak: Bülten