Kilo aldıran taş

Abone Ol

Şimdi diyeceksiniz: “İnsan taş yer mi, yese kilo mu alır?” diye… Cevap veriyorum: Kilo almanıza neden olan tek “taş”, “tek taşın” kendisidir. Malum insan türü için hala “evlenme sezonu” içindeyiz. Kilo almak isteyenlere sesleniyorum: Evlenenler kilo alıyor.  

İki insan evlenince hemen tüm marifetler ortaya dökülür. Gerek evlenilen eşe, gerekse kayınvalide ve kayınpedere yüksek kalorili ve abartılı sofralarla şov yapmak istenilmesi ile hikaye başlar. Ortak arkadaşlarla yemek davetleri, ev tebrikleri…

Normalde yemediğiniz kadar çeşidi yan yana tüketirsiniz. Normalde yemediğiniz kadar çok sayıda atıştırma eğiliminde olabilirsiniz. Evli yeni çift olarak tüm planlarınız, bir yerde bir şey yeme içme üzerine olabilir. Gerek evde gerekse dışarıda hiçbir limit düşünülmeden birlikte yenilir, içilir, iş çığrından çıkar.

Oysa erkeklerin metabolizma hızları ile kadınların metabolizma hızları çok farklıdır.

Kadınlar, erkeklerle sofrada yerken/içerken:

  • Eşit sayıda besin çeşidi tüketmemeli, kadınlar tabağındaki besin çeşitliliğini sayıca azaltmalıdır.
  • Eşit hızda yememeli, çok çiğnemeli ve püre haline gelmeden yutmamalıdır. Erkekler iki çevirip yutarlar. Boş verin, siz kendinizi koruyun.
  • İçecekler konusunda da yarışmayın. Eşiniz duble rakıyı büyük yudumlar halinde, sık aralıklarla, saatler boyu içiyor olabilir. Siz tekten az rakıyı seyrek seyrek ve küçük mililitrede yudumlarla için. Aralarda bardaklarca su için ki ödeminiz azalsın. Böylece geceye yaymak ve ertesi gün daha düşük kilo riskini garantilemek mümkündür.
  • Öğün sayısı bile eşit olmamalıdır. Metabolizma hızı yavaş olan daha az yer, daha seyrek öğün yapar. Spor yediklerinizle baş edemez. Sadece sağlık için bonus olabilir.

Altın kurallardan biri: “Bırakın o yesin” Tam da bu noktada kıskanç kadınların yüzünü güldüren bir detay var: Siz güzel ve ince kalıyorsunuz, eşiniz kilo aldıkça daha az dikkat çekiyor. 😊

Şaka bir yana, metabolizma hızınızı unutmadan bir beslenme düzeni oturtun.

Öğün sayınıza dikkat edin. Kilo aldırdığını bildiğiniz yiyecek, içecekler için: “Tadımlık ve seyrek ye” şeklindeki prensibinize sıkı sıkı bağlanın.

Unutmayın ki; evliliğiniz boyunca patronu olacağınız en esaslı alan belki de mutfak olacak. Eşinize: “Bugün de sağlıklı ve dengeli beslenmek adına şunları yiyeceğiz” dediğinizde, hayat boyu, ailecek, çoluk çocuk bu kurala uyulacağı bir ortamın temelini atmanın tam zamanıdır ilk evlilik dönemleri…                                                                                                 

Ortak yemeklerde uzlaşamadığınız biriyle evlilik de risktir. İnsanlar evlenmeden önce ruhsal uyumu mercek altına alırken, yaşam biçimi ve beslenme biçimi, hareket etme alışkanlıkları bakımından uyumu çoğu zaman göz ardı ederler. Bu durum, ilerleyen süreçte erkeğin formunu koruması, kadınınsa kilolarının alıp başını gitmesiyle sonuçlanır.

“Bazı şeyler evlenmeden önce baştan konuşulmalıdır” denilir ya… Yaşam biçimi de öyledir. Kendiniz için ayrı yemek yapmak zorunda kalmamalısınız. Sağlıklı beslenmeyi ortak hedef alabilmelisiniz. Ya da anlayışlı çözümler sunabilen bir eşiniz olmalı. Siz de kendinizi önemsemeli, kendinize değer vermeli ve kendiniz için bir şeyler yapmalısınız. Sağlıklı beslenme ve hareket etme konusunda kararlılığı evliyken de sürdürmeniz, karşıdan bakıldığında çok saygı uyandıran bir durumdur.

Tüm çiftlere sağlıklı bir evlilik sezonu diliyorum. Sevgiler.