İZMİR

Kızlarağası Hanı neden bu isimle anılıyor?

Osmanlı’nın ticaret dünyasında önemli rol oynayan Kızlarağası Hanı, bugün hala İzmir'in en dikkat çekici mekanlarından biri olarak görkemini koruyor.

Abone Ol

Kızlarağası Hanı, İzmir’in en büyük ve mimari açıdan en görkemli hanlarından biri. Osmanlı döneminin izlerini taşıyan bu yapı, hem anıtsal özellikleri hem de ticari işlevi ile dikkat çekmeye devam ediyor. 1744 yılında inşa edilen han, İzmir’in Hisar Camii’nin batısında yer alıyor.

Kızlarağası Hanı'nın isminin kaynağı: Hacı Beşir Ağa kimdir?

Kızlarağası Hanı’nın adını aldığı Hacı Beşir Ağa, Osmanlı İmparatorluğu’nun harem ağası olarak görev yapmış önemli bir şahsiyet. Osmanlı sarayında önemli bir konuma sahip olan Kızlarağası Hacı Beşir Ağa, aynı zamanda birçok hayır işine ve mimari eserlere de imza atmıştır. İzmir'de ticari potansiyelin farkında olan Hacı Beşir Ağa, ticaretin kalbinin attığı bu şehre han yaptırmayı uygun görmüş ve böylece Kızlarağası Hanı’nı inşa ettirmiştir.

Kızlarağası Hanı'nın mimari özellikleri

Kızlarağası Hanı, Osmanlı mimarisi içinde önemli bir yer tutuyor. 4000 metrekarelik geniş bir alana yayılan han, büyük bir avluya, sütunlu kemerli galerilere ve iki katlı odalara sahip. Hanın alt katı ticaret ve depolama amacıyla kullanılırken, üst katı yolcuların konaklaması için düzenlenmiştir. Hanın en dikkat çekici özelliklerinden biri, revaklı yapısı ve taş silindir sütunlarıdır.

Neden Kızlarağası Hanı?

Han, adını yaptıran Hacı Beşir Ağa’dan alsa da, ‘Kızlarağası’ ünvanı Osmanlı sarayında çok önemli bir mevkidir. Kızlarağası, padişahın hareminde görev yapan en yetkili ağalardan biriydi ve genellikle sarayla ticaret ve hayır işlerinde de etkin bir rol üstlenirdi. Hacı Beşir Ağa, İzmir’deki ticaretin gelişmesine katkı sağlamak amacıyla bu hanı yaptırmış ve adı, görevinden dolayı hanla özdeşleşmiştir.

Geniş avlu ve el sanatları dükkanları

Kızlarağası Hanı, iki katlı yapısı ve ortasında yer alan geniş avlusu ile İzmir’in en gözde tarihi yapılarından biridir. Avlunun etrafında sıralanmış çeşitli dükkanlar, el sanatlarından hediyelik eşyaya kadar birçok farklı ürünü ziyaretçilere sunmaktadır. Avluda yer alan kafeterya, dinlenmek isteyen ziyaretçilere tarihi dokunun içinde bir mola fırsatı sunarken, etrafındaki dükkanlarda giyim, dekorasyon ürünleri ve el yapımı eşyalar satışa sunulmaktadır.

Çuha ve Cevahir Bedestenleri

Kızlarağası Hanı’nın iki yanında yer alan Çuha ve Cevahir bedestenleri, çoğunlukla gümüş ve takı satışı yapan dükkanlarla doludur. Burada, birbirinden şık takılar, aksesuarlar ve el işi ürünler sergilenirken, antikacılar ve müzik enstrümanları satan dükkanlar da dikkat çekmektedir. İzmir’e gelen turistlerin uğrak noktası olan bu bedestenlerde, hediyelik eşya arayanlar için de birçok seçenek bulunmaktadır.

Sanatın kalbi üst katta atıyor

Kızlarağası Hanı’nın ikinci katı, sanatın ve el işçiliğinin buluştuğu bir mekandır. Burada takı tasarım atölyeleri, ebru, hat ve minyatür gibi geleneksel sanatların icra edildiği atölyeler bulunmaktadır. Antikacılar, plakçılar ve sanatı sevenler için özel dükkanlar ise bu katta konumlanmıştır. Aynı zamanda üst katta da bir kafeterya yer almakta, misafirlere hem alışveriş hem de sanatı deneyimleme fırsatı sunmaktadır.

Kahveciler Sokağı

Kızlarağası Hanı’nın sağ tarafında ve arka kısmında bulunan Kahveciler Sokağı, İzmir’in simgelerinden biri olan fincanda pişen kahve deneyimi sunan kafeteryalarla doludur. Ziyaretçiler, bu sokakta oturup tarihi atmosferde kahvelerini yudumlayabilir, İzmir’in bu eşsiz kahve geleneğini yaşayabilirler.