Bağımsız araştırma şirketi AGS Global, 705 katılımcıyla 27 Mart-1 Nisan 2025 tarihleri arasında yaptığı araştırma ile boykotun etkilerini, algısını, olası sonuçlarını ve markalar açısından alınması gereken aksiyonları inceledi. "Boykot Kültürü: Algılar ve Etkiler" araştırmasından çıkan çarpıcı veriler şöyle: Katılımcıların yüzde 46,8'ini Z Kuşağı gençler.
İsrail'e yapılan boykot destekleniyor
Katılımcıların bir markayı boykot etme nedenleri arasında yüzde 72,3 ile markanın politik duruşu ilk sırada yer alıyor. Diğer boykot nedenleri arasında ise ürün hizmet kalitesi ve sosyal medyada yapılan çağrılar var. Katılımcılara İsrail destekçisi markaları boykot eğilimi sorulduğunda yüzde 50,4'ü kesinlikle desteklediğini, yüzde 29,1'i ise kısmen desteklediğini ancak bazı markaları kullanmak zorunda kaldığını söylüyor ve böylece toplamda 10 kişiden 8'i çeşitli düzeylerde İsrail destekçisi markaları desteklemediğini söylüyor. Katılımcıların yüzde 44,7'sine göre boykot, vatandaşların tepkisini duyurmaları açısından önemli bulunurken, yüzde 34,8'lik bir kesim ise yerli markaların süreçten zarar görebileceği endişesini taşıyor.
Boykotun işe yaramayacağını söyleyenlerin oranı düşük
Boykotun markaların uzun vadede başarısına etkisi sorulduğunda katılımcıların yüzde 52'si markaların boykottan etkilenmemesinin kriz yönetimini başarmalarıyla mümkün olduğunu söylerken, yüzde 33'ü ise boykotun her halükarda markalara zarar vereceğini söylüyor. Geçici bir etkisi olur (yüzde 12) ve etkisi olmaz (yüzde 3) diyenler ise daha gerilerden geliyor. Bununla birlikte, 10 katılımcıdan 6'sı (yüzde 59) gelecekte benzer boykot çağrılarının artacağını ifade ederken, yüzde 23'ü ise boykot çağrılarının zayıflayacağını söylüyor. Bir değişiklik olmayacak diyenlerin oranı ise yüzde 18.