Yeşilçam filmleri, Türk sinemasının altın çağını temsil eden ve izleyicilere nostaljik bir huzur veren yapımlardır. Kemal Sunal’ın kahkahaları, Türkan Şoray’ın zarafeti, Tarık Akan’ın romantizmi ve Münir Özkul’un babacan tavırları sadece birer karakter değil, aynı zamanda milyonların kalbine dokunan anılardır. Bugün bile televizyon ekranlarında dönmeye devam eden bu filmler, neden her defasında yüzümüzde bir tebessüm bırakıyor?

42. Türkiye Kitap ve Kültür Fuarı'nı yaklaşık yarım milyon kişi ziyaret etti 42. Türkiye Kitap ve Kültür Fuarı'nı yaklaşık yarım milyon kişi ziyaret etti

İşte Yeşilçam filmlerinin bizi mutlu etmesinin nedenleri... Yeşilçam filmleri, gerçek hayattan alınmış sıcak ve samimi hikâyeleriyle izleyiciyi içine çeker. Aile bağları, dostluk, aşk ve iyiliğin her zaman kazandığı senaryolar, izleyiciye umut aşılar. Özellikle Hababam Sınıfı, Neşeli Günler ve Selvi Boylum Al Yazmalım gibi filmler, her izlediğimizde içimizi ısıtan hikâyelere sahiptir.

Karakterlerin içtenliği

Yeşilçam oyuncuları, canlandırdıkları karakterlerle o kadar içten bir performans sergiler ki izleyici kendini o dünyanın bir parçası gibi hisseder. Kemal Sunal’ın saf ve temiz kalpli Şaban’ı, Adile Naşit’in şefkatli anne rolleri, Hulusi Kentmen’in babacan tavırları hepimizin hayatında tanıdığımız insanlara benzer. Bu da izleyiciyi filme daha da bağlar.

Yeşilçam filmlerinin çoğunda iyiler kazanır, kötüler hak ettiklerini bulur ve aşklar mutlu sona ulaşır. Özellikle Zeki Alasya ve Metin Akpınar’ın komedi filmlerinde ya da romantik Yeşilçam yapımlarında izleyici her zaman iç rahatlatan bir sonla karşılaşır. Günümüz filmlerinin aksine, Yeşilçam izleyiciyi karamsarlığa sürüklemez; aksine ona umut verir.

Nostaljik atmosfer

Yeşilçam, 1960’lardan 80’lere kadar geçen dönemin İstanbul’unu, mahalle kültürünü, eski düğünleri, yazlık sinemaları ve samimi dostlukları ekrana taşır. Günümüzde kaybolan bu sıcak atmosfer, eski filmleri izlerken bizlere adeta bir zaman yolculuğu yaşatır. Yeşilçam filmlerinin unutulmaz olmasının bir diğer sebebi de müzikleridir. Cahit Berkay’ın film müzikleri, Orhan Gencebay’ın arabesk melodileri veya Ajda Pekkan’ın nostaljik şarkıları, filmlerle bütünleşmiş ve onları daha da unutulmaz kılmıştır.

İçimizi ısıtan mizah

Özellikle Kemal Sunal, Şener Şen, Zeki Alasya ve Metin Akpınar gibi isimlerin rol aldığı filmler, zekice yazılmış esprileriyle hala kahkahalar attırıyor. Günümüz komedilerinde görmeye alışık olmadığımız doğallık ve samimiyet, Yeşilçam mizahını özel kılıyor. Yeşilçam filmleri, yardımlaşmayı, iyiliği, merhameti ve mücadele etmeyi öğreten yapımlardır. Selvi Boylum Al Yazmalım’daki "Sevgi emekti" repliği, Neşeli Günler’deki aile bağları ya da Kapıcılar Kralı’ndaki sınıf mücadelesi, Yeşilçam’ın derin mesajlar içeren yönünü gösterir.

Kaynak: Haber Merkezi