2024 yılı, sermaye piyasaları açısından pek verimli geçmedi. A1 Capital Yatırım Menkul Değerler A.Ş. İzmir Şube Müdürü Murat Bilen, yılın sonunda piyasaların TL mevduat ve gram altından sonra yüzde otuz civarında bir primle yılı üçüncü kapattığını belirtti. Açıklamalarına devam eden Bilen “Sıkı para politikası ve faiz artışı borsaya yaramamış görünüyor. Sanayi sektöründe ciddi gelir kayıpları var fakat bankacılık sektörü daha az etkilenmiş durumda tabii bunda enflasyon muhasebesinin de payı oldukça yüksek. Bilançolara baktığımızda ciddi bir gelir azalması söz konusu. 2025 yılında daha umutluyuz yılın son Merkez Bankası toplantısına bir faiz indirimi olacağı beklentisi şimdiden satın alınmaya başlandı diğer taraftan Suriye’de savaşın bitmesi Ukrayna’da da savaşın sona ereceği beklentisi özellikle yapı inşaat sektörü olmak üzere pek çok kalemde yukarı yönlü hareketliliği arttırdı 2025 yılında bugünden baktığımızda Türkiye’de ve dünyadaki gelişmelerin Borsalar açısından olumlu yansıması olacağını düşünüyorum özellikle faiz indiriminin  alternatif ve yatırım araçları arasında borsayı 2025 yılında yüksek getiri ile tamamlaması ihtimalini artırıyor.” ifadelerini kullandı.

İzmir'de yılbaşı öncesi hindi satışlarında rekor İzmir'de yılbaşı öncesi hindi satışlarında rekor

Küresel piyasaların Türkiye’yi nasıl etkiledi?

Son dönemde küresel piyasalardaki değişimin Türkiye’ye olan etkisine değinen Bilen, önceki yıllarda Türkiye’nin faiz indirimi yaparken, yurt dışında faiz artırımları yaşandığını, bunun enflasyonist etkiler yarattığını belirtti. Enflasyonun yüksek olması bizim borsamız açısından yükseliş sebebi olmuştu diyen Bilen. 2023 sonrasında Türkiye’de Ortodoks politikalara geçilmesiyle faiz artırım süreci başladı dedi. Bilen “Ortodoks politikalara geri dönünce faiz arttırım süreci başladı bu arada belli bir seviyeye kadar başta ABD olmak üzere Avrupa birliği ülkeleri faizlerini arttırmışlardı ancak  tam anlamıyla istenen karşılığı alamadılar. Enflasyonun bir miktar gerilemesinden fırsat bularak faiz indirme operasyonuna başladılar, faiz artışı şirketlerin de zor duruma düşmesine sebep olmuştu bu sebepten dolayı faiz arttırımlarının yettiğini artık faiz indiriminin olması gerektiği konusunda tartışmalar orada da başladı önceleri çok yüksek oranda faiz arttırımları ve hızlı yol alabileceğini düşünürken enflasyonda ve istihdam piyasasında istedikleri verileri elde edemeyen yurt dışı faiz indirimi konusunda aceleci olmayacağına dair bilgi ve haberler gelmeye başladı. Bu da dış borsaların önce yukarı sonrada sert aşağı dalgalanmasına yıl açtı. Faiz artışı ve para politikası özellikle Avrupa birliği ülkelerinde istihdam düşü ve harcama daralmasına yol açtı bu da şirketler üzerinde negatif etkiledi özellikle otomotiv de çokça duyulan griler işten çıkarmalar gibi negatif olaylarla ortaya çıktı. Türkiye ile yurt dışından açıkçası ciddi bir korelasyonu yok bizim borsada baktığımız korelasyonu ölçen beta katsayısı sıfır düzeyinde yani Türkiye’deki olan gelişmelerle yurt dışı borsalarındaki olan gelişmeler tabi borsa İstanbul’daki yabancı payının da düşük olmasından kaynaklı oldukça farklı seyirler gösteriyor." dedi.

Yeni asgari ücretin piyasalara etkisi nasıl oldu?

Yeni asgari ücret açıklamasının piyasalarda olumlu bir etki yarattığını belirten Bilen, "Sendikalar asgari ücrete yüzde 40-45 arası bir artış beklerken, enflasyonist etkileri göz önünde bulundurularak yüzde 30 civarında bir artış gerçekleştirildi" dedi. Bilen, bu artışın sendikalar, asgari ücrete tabii çalışanlar tarafından olumsuz karşılanmış olsa da, enflasyon üzerinde daha olumlu bir etki yaratacağını ve piyasaların bu durumu olumlu karşıladığını belirtti.

Kaynak: Doğay Akın