Japonya merkezli Nippon Steel ve ABD merkezli US Steel, birleşme sürecinin engellenmesine karşı hukuki mücadele başlattı.
Şirketler, Başkan Joe Biden yönetiminin bu süreci siyasi çıkarlar doğrultusunda etkilediğini savunarak, hukukun üstünlüğünün ihlal edildiğini öne sürdü. Ayrıca, ABD Yabancı Yatırımlar Komitesi’nin (CFIUS) süreci tarafsız yönetemediğini belirterek, engellemeye karşı iki ayrı dava açtıklarını duyurdu.
Ulusal güvenlik risklerinden endişe ediliyor
Nippon Steel’in US Steel’i satın alma girişimi, ABD yönetimi ve işçi sendikaları tarafından yoğun şekilde eleştiriliyor. Biden yönetimi, birleşmenin ulusal güvenlik riskleri doğurabileceğini belirtirken, Çelik İşçileri Sendikası (USW) ve ABD merkezli çelik üreticisi Cleveland-Cliffs, bu birleşmenin sektörde rekabeti azaltacağını savunuyor.
Ancak Nippon Steel ve US Steel, sürecin engellenmesinin ekonomik değil, siyasi nedenlere dayandığını öne sürüyor. Şirketler, Başkan Biden’ın işçi sendikalarının desteğini kazanmak için birleşmeye müdahale ettiğini iddia ediyor.
Açılan davalar neyi hedefliyor?
Şirketler, açtıkları davalarla hukuki haklarının ihlal edildiğini ve sürecin usulsüz biçimde engellendiğini kanıtlamayı amaçlıyor.
İlk dava, Columbia Bölge Temyiz Mahkemesi'ne sunulan bir dilekçeyle açıldı. US Steel, Nippon Steel ve Nippon Steel North America (NSNA), burada usulüne uygun yargılama haklarının ihlal edildiğini öne sürerek itirazda bulundu.
İkinci dava, Pennsylvania Batı Bölgesi Amerika Birleşik Devletleri Bölge Mahkemesi'nde açıldı. Bu davada ise Cleveland-Cliffs CEO’su Lourenco Goncalves ve USW Başkanı David McCall’ın, birleşmeyi engellemek için "koordineli rekabet karşıtı ve şantaj faaliyetlerinde" bulunduğu iddia ediliyor.
Şirketler haklı olduklarından emin
Nippon Steel ve US Steel, birleşme sürecinin yasalara uygun olduğunu ve engellemelerin hukuka aykırı şekilde yapıldığını savunuyor. Şirketlerden yapılan ortak açıklamada, "Güçlü davalarımız var ve birleşme işlemini haklı olarak tamamlayacağımıza inanıyoruz" ifadeleri kullanıldı.
Öte yandan, ABD Yabancı Yatırımlar Komitesi’nin (CFIUS) ulusal güvenlik odaklı bir inceleme süreci yürütmediği ve sürecin siyasi baskılara maruz kaldığı iddia ediliyor.