SAĞLIK

Capgras sanrısını biliyor muydunuz? Tanıdıklar tersine dönüşüyor!

Capgras Sanrısı, kişinin tanıdığı birinin, hatta bazen kendisinin, bir şekilde ikizi veya bir taklidi tarafından yer değiştirdiğine inanmasıdır. Peki, nadir görülen bu psikolojik rahatsızlığın detayları neler?

Abone Ol

Capgras sanrısı, kişinin tanıdığı yakınlarının ya da kendi kimliğinin bir şekilde değiştirilmiş ya da taklit edilmiş olduğunu düşündüğü bir durum. Bu sanrıya sahip kişiler, genellikle sevdiği birinin, eşinin, çocuğunun veya yakın arkadaşının, tıpkı bir ikiziymiş gibi bir yabancı veya kötü niyetli birinin yerine geçtiğine inanıyor. Kimi vakalarda ise kişi kendisinin yerine başka birinin geçtiğini düşünülüyor. Bu durum, kişinin günlük yaşamını derinden etkileyebiliyor, çünkü gerçeklik algısı ciddi şekilde bozulmuş olur.

Bir yabancı gibi!

Capgras sanrısı, genellikle psikoz, şizofreni veya beyin hastalıkları gibi psikiyatrik bozukluklarla ilişkilidir. Ancak, bazı vakalarda sinirsel hastalıklar, travmalar veya beyindeki yapısal değişiklikler de bu sanrıyı tetikleyebilir. Hastalar, genellikle tanıdıklarının davranışlarında herhangi bir değişiklik olmadığını kabul etmekle birlikte, yüzlerinin tanınabilir olmadığını ve sanki birer sahtekar gibi hareket ettiklerini düşündükleri için yabancılaşırlar.

Neden ve nasıl ortaya çıkar?

Capgras sanrısının temelinde beynin, yüzleri tanıma ve duygusal bağ kurma ile ilgili olan bölgelerindeki bir işlev bozukluğu yatıyor. Beynin “tanıdık” olarak algılanan yüzleri duygusal olarak işlemesine engel olan bu bozukluk, kişiye yakınlarının bir taklitçisiyle karşı karşıya olduğunu düşündürüyor. Ayrıca, duygusal bağ kurma yeteneği zayıflayan hastalar, eski tanıdıklarıyla bağlantı kurmakta güçlük çekerler.

Sanrı, bazı araştırmalara göre, duygusal ve bilişsel işlevlerin bozulmasına bağlı olarak meydana geliyor. Beynin bu işlevlerini etkileyen nörolojik bozukluklar, hastanın tanıdığı yüzlere karşı olan duygusal bağını koparabilir ve kişinin, o yüzleri tanımadığını düşünmesine yol açabiliyor.

Capgras sanrısı ile yaşamak

Bu sendromla yaşayan bireyler, kendi aile üyeleri ve arkadaşlarıyla sağlıklı bir ilişki kurmakta zorlanırlar. Çünkü Capgras Sanrısı, hastanın sevdiklerini, onlarla geçmişte kurduğu bağları bile, birer yabancıymış gibi algılamasına neden olur. Böylece, hastalar bu sanrılarla yaşarken günlük yaşamlarında yalnızlaşabilir ve sosyal izolasyona girebilirler. Bu durum, tedavi edilmezse, psikolojik sorunların daha da derinleşmesine yol açabilir.

Tedavi yöntemleri neler?

Capgras sanrısını tedavi etmek, genellikle şizofreni gibi psikiyatrik bozukluklar için kullanılan tedavi yöntemleriyle yapılır. Antipsikotik ilaçlar ve psikoterapi, hastaların gerçeği tanımalarını sağlamak amacıyla kullanılır. Ancak, tedavi süreci oldukça uzun ve zorlu olabilir, çünkü hastanın sanrılarının birden yok olması beklenemez. Psikoterapinin etkili olabilmesi için hastanın tedaviye istekli olması ve düzenli bir şekilde takip edilmesi gerekir.

Beyindeki işlev bozuklukları, özellikle Capgras sanrısının sinirsel kökenlerini anlamak ve tedavi etmek daha da zorlaştırıyor. Yapılan araştırmalar, bu hastalığı daha iyi anlayabilmek için nörolojik ve psikiyatrik çalışmaların artması gerektiğini gösteriyor. Bu noktada, multidisipliner bir yaklaşımın tedavi sürecinde etkili olabileceği düşünülüyor.