İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Cumhuriyet Halk Partisi Grubu, Belediye Meclisinde AKP'li bir meclis üyesinin, CHP Grup Sözcüsü ve Meclis üyesi Yağmur Özkan’a küfürlü saldırıda bulunması ile ilgili olarak, basın açıklaması gerçekleştirdi. 21 Nisan Pazartesi, Saat 13.00'te İzmir Adliyesi C Kapısı önünde gerçekleştirilen açıklamaya İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, diğer belediye başkanları, parti ve protokol üyeleri katılım sağladı. Açıklamanın ilk konuşması İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclis Başkan Vekili Güzelbahçe Belediye Meclis Üyesi Altan İnanç, tarafından gerçekleştirdi.
“Cinayete kurban giden kadınların sayısının artması asla tesadüf değildir”
Yağmur Özkan’a edilen hakareti seviyesizce bir hareket olarak gördüğünü belirten İnanç, açıklamalarının devamında şu ifadeleri kullandı;
18 Nisan 2025 Cuma günü, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Toplantısında, AKP Bayraklı İlçe ve Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Erdal Seyitler, CHP Büyükşehir Belediye Meclis Üyemiz ve Grup Sözcümüz Yağmur Özkan’a ahlaksızca ve seviyesizce ağır bir küfür kullanarak hakaret etmiştir.
Yapılan bu saldırıyı, “ağır bir küfür” diyerek açıklamaya çalışmak, aslında yapılan saldırı ve ahlaksızlığı anlatmaya yetmemektedir.
Ancak, bir meclis üyemize ve bir kadına İzmir’in her bir vatandaşının temsil edildiği meclis salonunda edilen küfrü tekrarlamaya utanç duyuyor, edep ve haya sahibi hiçbir insanında, bırakın bu küfürü tekrarlamayı, yeniden duymaya bile tahammül edemeyeceğini biliyoruz.
İzmir’de yaşadığımız ve bir kez daha İzmirli kadınları ve İzmirli kadınların temsil ettiği özgürlükçü ve boyun eğmez kimliği hedef alan bu saldırı bizlere göstermiştir ki, saldırıyı yapan meclis üyesinin temsil ettiği zihniyetin kadının özgürlüğüne, temsiliyetine ve kimliğine tahammülü yoktur.
Bu zihniyet; Türkiye’nin en modern, kadınların özgürce yaşadığı ve fikirlerini korkusuzca ifade edebildiği kentlerin başında gelen İzmir’de bile, meclis üyesi seçilmiş, avukat bir kadına açıkça ve küfürlerle saldırabiliyorsa;
Memlekette bu zihniyetin iktidarda kaldığı her yıl, kadına uygulanan şiddetin ve cinayete kurban giden kadınların sayısının artması asla tesadüf değildir.
Bir kereden bir şey olmaz anlayışının hakim kılındığı AKP iktidarları boyunca, “bir tokattan, bir dayaktan, bir bıçaklamadan, bir cinayetten, bir tacizden, bir tecavüzden bir şey olmaz” diyerek toprağa verdiğimiz, hayatları kararan, sakat kalan, evlatlarını kaybeden kadınlarımız ve kız çocuklarımız;
Anlaşılan o ki, bu anlayışın kafa yapısını değiştirmesi, kadınlara uygulanan şiddeti sona erdirecek gerekli önlemleri alması için yeterli değildir.
“Kadına şiddeti normalleştirmeye çalışan zihniyete itaat etmiyoruz!”
Yapılan saldırının AK Partili meclis üyeleri tarafından daha önce de yapıldığını vurgulayan İnanç;
Sadece 7 ay önce, o zamanlar AKP meclis üyesi olan bir başka erkek meclis üyesi, Cinayetlere kurban giden kadınlar için, “Öldürülenler Kadar Ölen de Suçludur” diyerek, kan donduran ve adeta öldürülen kadınların bunu hak ettiğini ima eden sözleri yine meclisin AKP’li sıralarından söylenmiştir.
Son küfürlü saldırının yaşandığı gecenin sabahında ise AKP İl Başkanına ve AKP İzmir büyükşehir belediye grubuna seslenerek bu zihniyeti doğru bulmuyorsanız ses çıkarın, aranızda bu zihniyetten birini barındırmayın, aranızdan kimsenin bunu yapamayacağını İzmirlilere gösterin, ceza verin dedik.
Ama böylesi bir rezalete ses dahi çıkarmadılar. Sahiplendiler. Bir kez daha görüyoruz ki, kadına karşı kötü muameleyi, kadına karşı şiddeti ve tacizi hoş gören, tacizciyi koruyan zihniyet ve bir siyaset ile karşı karşıyayız.
İzmirlilerin bilgisine, eğitimine, ahlakına ve terbiyesine güvendiği için oy verdiği isimlerden oluşan büyükşehir belediye meclisini, yapılan son ahlaksız sözlü saldırıyla töhmet altında bırakan, seviyesizliği ve ettiği küfürle hiçbir İzmirliyi temsil etme şerefine layık olmadığını gösteren bu şahsın hakaret ve saldırıları karşısında elbette sessiz kalmayacağız.
Zamanlama olarak oldukça manidar olan, Sayın Cumhurbaşkanının dün yaptığı “Kadın düşmanı zihniyet AK Parti iktidarıyla artık tarihe karışmıştır. Biz sorumluluk makamında olduğumuz sürece de orada kalacaktır" sözleri, CHP’li meclis üyemize Sayın Cumhurbaşkanının partisinin meclis üyesinin düşmanca yaptığı saldırı ve 2024 yılında cinayete kurban giden 394 kadın düşünüldüğünde, AKP’nin kendi gerçeği ile yüzleşmekten ne kadar uzak olduğunu da açıkça göstermektedir.
Bizler İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Grubu olarak sadece arkadaşımız Yağmur Yurdakul Özkan için değil, meclisimizde yer alan, İzmir’de ve Türkiye’de yaşayan tüm kadınlarımız;
Ve erkek şiddetiyle cinayete kurban giden, sözlü-fiziksel saldırıya uğrayan, tecavüz edilen, sakat bırakılan tüm kadınlarımız için,
Bir küfürle başlayan ve eninde sonunda tekrarlayarak daha büyük bir şiddete dönen ve Büyükşehir Belediye Meclisimizi lekelemek isteyen, meclis üyesi demekten bile hicap duyduğumuz, AKP’li Erdal Seyitler hakkında bugün suç duyurusunda bulunuyoruz.
Tüm kadına şiddet olaylarında olduğu gibi, partimizin ve meclis grubumuz İzmirli kimliğine yakışır bir hak arayışı ve mücadele içinde olacaktır. Meclisimizin ve kentimizin bu tür ahlaksız saldırılarla lekelenmek istenmesine asla izin vermeyecek, kadına yönelik her şiddette kadınlarımızın yanında, şiddeti uygulayanların karşısında olacağız.
Kadınlarımızın dediği gibi, SUSMUYORUZ, KORKMUYORUZ VE KADINA ŞİDDETİ NORMALLEŞTİRMEYE ÇALIŞAN ZİHNİYETE İTAAT ETMİYORUZ.
“Bu hakaret tüm kadınlara yapılmıştır”
CHP İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Grup Sözcüsü Yağmur Yurdakul Özkan, meclis oturumunda yaşanan hakaret ve küfürlü saldırıya sert tepki gösterdi. 18 Nisan 2025 tarihli meclis toplantısında yaptığı konuşma sırasında AKP’li meclis üyelerinin sözünü keserek üzerine yürüdüğünü belirten Özkan, “Bu davranış sadece bana değil, tüm kadınlara ve siyasetçilere yönelik bir saldırıdır” dedi.
Özkan, “Cumhurbaşkanı adayımız Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının hukuksuz şekilde iptal edilmesi, yargılama süreci ve anayasal haklarımız üzerine konuşurken AKP grubu sözlerimi hazmedemedi. Bağırarak, parmak sallayarak üzerimize yürüdüler. Basına da yansıdığı üzere şahsıma küfür ve hakaret içeren ifadelerle saldırdılar” ifadelerini kullandı.
İzmir gibi çağdaşlıkla özdeşleşmiş bir şehirde, Büyükşehir Belediye Meclisi çatısı altında böyle bir olayın yaşanmasının utanç verici olduğunu belirten Özkan, “Bir yurttaş ve bir kadın olarak halkın iradesini savunmak için buradayım. Ancak iktidarın kentteki temsilcileri, kadınların ve kendileri gibi düşünmeyen yurttaşların siyasetteki varlığını sindiremiyor” dedi.
“Mecliste farklı görüşe tahammül yok”
Konuşmasının tamamlanmasına izin verilmediğini ve meclis düzeninin kasıtlı olarak bozulduğunu söyleyen Özkan, yaşanan olayın temel nedeninin, karşıt fikirlere duyulan tahammülsüzlük olduğunu vurguladı. “Atatürk’ün kadınlara verdiği seçme ve seçilme hakkını kullanarak meclise seçilmiş bir kadınım” diyen Özkan, “Şahsıma yapılan bu hakareti tüm kadınlara ve tüm siyasilere yapılmış sayıyorum. Bu çirkin saldırı karşısında yasal süreci başlatacağım. Yaşananlar beni derinden üzmüştür” dedi.