Çin'de nüfus azalma eğilimi 2024 yılında da devam etti. Ulusal İstatistik Bürosu verilerine göre, ülkenin nüfusu 1,39 milyon azalarak 1 milyar 408 milyon 280 kişiye düştü.
Yaşlanma sorunu ve kentsel-kırsal nüfus dengesi gibi demografik değişimler, Çin'in sosyal ve ekonomik yapısını yeniden şekillendiriyor.
Nüfus azalması ve ölüm oranındaki düşüş
2024 yılında Çin’de 9,54 milyon bebek dünyaya geldi ve doğum oranı binde 6,77’ye yükseldi. Ancak ölüm oranının binde 7,76’ya gerilemesine rağmen nüfus azalışı durmadı.
Doğum oranındaki artış umut verici olsa da, toplam nüfus üzerindeki etkisi sınırlı kaldı.
Yaşlanma sorunu derinleşiyor
Çin’de çalışma çağındaki nüfus (16-59 yaş), toplam nüfusun yüzde 60,9’unu oluşturarak 857,98 milyon kişiye geriledi. Buna karşın, 60 yaş ve üzeri nüfus 310,31 milyon kişiye, 65 yaş ve üzeri nüfus ise 220,23 milyon kişiye ulaştı. Yaşlı nüfusun toplam içindeki payının artması, ülkenin iş gücü potansiyelini ve sosyal güvenlik sistemini zorlayacak unsurlar arasında yer alıyor.
Kentsel nüfus 10,83 milyon artarak 943,50 milyona yükselirken, kırsal nüfus 12,22 milyon azalarak 464,78 milyona düştü. Bu değişim, kırsal alanlardan şehirlere olan göçün sürdüğünü ve kentsel nüfus oranının yüzde 67’ye yükseldiğini gösteriyor.
Hükümetin politikaları ve yetersizliği
Çin, "tek çocuk" politikasını 2016 yılında iki, 2021 yılında ise üç çocuk yapılmasına izin verecek şekilde değiştirdi. Ancak bu adımlar, nüfus azalmasını durdurmak için yeterli olmadı.
Yüksek yaşam maliyetleri, çocuk bakımına yönelik altyapı eksiklikleri ve ekonomik belirsizlikler, ailelerin daha az çocuk sahibi olmayı tercih etmesine neden oluyor.
Ekonomik etkiler ve riskler
Uzmanlara göre, yaşlanma ve nüfus azalışı, Çin ekonomisinde iş gücü daralması ve büyüme potansiyelinde zayıflama gibi sorunlara yol açabilir.
Dünya ekonomisinde önemli bir aktör olan Çin’in demografik sorunları, küresel tedarik zincirinden teknoloji sektörüne kadar geniş bir alanda etkili olabilir.
