Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin doğurganlık oranındaki düşüşün ülke için varoluşsal bir tehdit oluşturduğuna dikkat çekerek 2025 yılını "Aile Yılı" olarak ilan etti.

Bu yıl boyunca aile yapısının güçlendirilmesi amacıyla çeşitli stratejiler geliştirileceği belirtildi. Erdoğan, ayrıca, LGBT meselesinin ailenin varlığına yönelik en ciddi tehditlerden biri olduğunu ifade etti.

Sadettin Saran'a yurt dışına çıkış yasağı getirildi Sadettin Saran'a yurt dışına çıkış yasağı getirildi

Doğurganlık hızındaki düşüş, nüfus azalmasına yol açabilir

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, doğurganlık hızındaki düşüşün devam etmesi durumunda, Türkiye nüfusunun 2050'li yıllarda artışını sürdüreceği, ancak sonrasında azalmaya geçeceği öngörülüyor. TÜİK’in düşük senaryosuna göre, Türkiye nüfusunun 2100 yılında 55 milyonun altına düşmesi bekleniyor. Bu durum, ülkenin demografik yapısını derinden etkileyebilir ve ekonomik sürdürülebilirlik açısından ciddi zorluklar doğurabilir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu gelişmelere karşılık olarak aile yapısının korunması adına kapsamlı çalışmalar yapılacağını ve doğurganlık oranlarını artırmak amacıyla yeni stratejiler geliştirileceğini belirtti. Ancak, yıllardır yapılan üç çocuk çağrısının sonuçları, istatistiklerle karşılaştırıldığında yeterli düzeye ulaşmış gibi görünmüyor.

Demografik Nüfus Yüksek Kurulu kuruluyor

Hükümet, doğurganlık oranlarını artırmaya yönelik çeşitli tedbirler üzerinde çalışıyor. Ekim 2024’te Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, doğurganlık hızındaki düşüşün nedenlerini incelemek ve bu oranı artırmaya yönelik önlemler almak amacıyla "Demografik Nüfus Yüksek Kurulu"nun kurulacağını açıkladı.

Bu kurul, aile yapısının güçlendirilmesi ve nüfus artışının sağlanması adına çözüm önerileri geliştirecek.

Kaynak: Haber Merkezi