Çocukluğu, alkol bağımlısı bir babanın ve hasta bir annenin arasında geçmiştir. Babasının ölümünden sonra Petersburg'daki Mühendis Okulu'na gönderilmiş ve burada askeri eğitimi almıştır. Ancak askeri kariyerinden memnun kalmayarak yazarlığa yönelmiştir.
Dostoyevski'nin zorlu çocukluğu ve gençlik yılları
İlk kitabı İnsancıklar (1846) ile dikkat çekmiş, ancak takip eden eserlerinde beklediği başarıyı elde edememiştir. Bu dönemde politikaya ilgi duymaya başlamış ve 1849 yılında devlet aleyhindeki bir komploya karıştığı iddiasıyla tutuklanmıştır. Sekiz ay hapishanede kaldıktan sonra, kurşuna dizilmek üzereyken affedilmiş, cezaları ise kürek cezası ve hapisle değiştirilmiştir. Sibirya'daki sürgün yılları, Dostoyevski'nin eserlerinde işlediği suç, ceza ve ahlaki sorumluluk temalarını derinleştirdi.
Sürgün yılları ve edebiyat yolculuğunun dönüm noktası
Sürgünden sonra, Petersburg'a dönen Dostoyevski, Ezilenler (1861), Suç ve Ceza (1866), Kumarbaz(1866), Budala (1868), Ebedi Koca (1870), Ecinniler (1872), Karamazov Kardeşler (1880) gibi başyapıtlarını yazmış, psikolojik derinlikleri ve toplumsal eleştirileriyle büyük ün kazanmıştır. Yazarlık kariyerinin son yıllarında, kumar bağımlılığı ve maddi sıkıntılarla mücadele etmiştir.
Dostoyevski'nin eserleri, insan doğasının karmaşıklığını, ahlaki ikilemleri ve toplumsal yapıları derinlemesine incelemiş, aynı zamanda Rusya'nın toplumsal ve politik yapısını sorgulamıştır. Yazdığı eserlerde sıkça insanın içsel çatışmalarını, özgürlük ve suç anlayışlarını, inanç ve ateizm üzerine derin tartışmaları işlemiştir. Dostoyevski, eserleriyle 20. yüzyıl düşünürlerini etkilemiş, dünya edebiyatına büyük katkılarda bulunmuştur.