Türkiye'de kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri endişe verici boyutlara ulaştı. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nun verilerine göre, 2023 yılı boyunca 315 kadın erkekler tarafından öldürülürken, 248 kadın şüpheli şekilde ölü bulundu. 2024’ün sadece ilk 6 ayında bu sayı 205’e ulaştı. Kadına yönelik şiddetin arkasındaki sebepler, toplumsal cinsiyet eşitsizliği, hukuki eksiklikler ve toplumsal bilinç eksikliği olarak öne çıkıyor. Peki, bu sorun nasıl çözülebilir?
Toplumsal cinsiyet eşitsizliği ve eğitim eksikliği
Kadına yönelik şiddetin temel sebebi olarak toplumsal cinsiyet eşitsizliği öne çıkıyor. Kadınların ekonomik, sosyal ve siyasi alanlarda erkeklerle eşit konumda olmaması, şiddet ve cinayetlerin artmasında önemli bir etken. Eğitim eksikliği ise bu eşitsizliği pekiştiriyor.
Toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak adına eğitim müfredatında cinsiyetçi kalıpların kaldırılması gerekiyor.
Yasal eksiklikler
Kadın cinayetlerinin artmasının bir diğer sebebi olarak yargı sistemindeki eksiklikler gösteriliyor. Mahkemelerde uygulanan ceza indirimleri ve cezaların caydırıcı olmaması, faillerin cesaretlenmesine neden olabiliyor.
Sosyoekonomik faktörler ve şiddet döngüsü
Ekonomik kriz, işsizlik ve yoksulluk gibi sosyoekonomik sorunlar, aile içi şiddeti artıran etkenler arasında yer alıyor. Şiddet mağduru kadınlar, ekonomik bağımsızlıklarının olmaması nedeniyle tehlikeli ortamlardan kaçmakta zorlanıyor. Bu yüzden, kadınların ekonomik bağımsızlıklarını kazanmaları, şiddet döngüsünü kırmaları için kritik bir öneme sahip.
Toplumsal dönüşüm ihtiyacı
Kadına yönelik şiddetle mücadelede bütüncül bir yaklaşıma ihtiyaç duyuluyor. Uzmanlar, kadın sığınma evlerinin sayısının artırılması, koruma tedbirlerinin sıkılaştırılması ve şiddet mağdurlarına psikolojik destek sağlanması gerektiğini vurguluyor.