1969 doğumlu olan Sarıca, basketbola olan ilgisini çocuk yaşlarda keşfederek, bu alandaki kariyerine adım atmıştır. Ufuk Sarıca, basketbol hayatına genç yaşta başlamış ve 1980’lerin sonlarına doğru profesyonel kariyerine adım atmıştır. Uzun yıllar Türkiye’nin önde gelen kulüplerinden Anadolu Efes’te forma giyen Sarıca, burada gösterdiği performansla dikkatleri üzerine çekmiştir. Oyunculuk kariyerinde, özellikle 1990’ların başında Türk basketbolunun zirveye ulaşmaya başladığı yıllarda önemli bir rol oynamış, oyun zekâsı, basketbol bilgisi ve liderlik özellikleriyle takımını her zaman ileriye taşıyan bir isim olmuştur.
Antrenörlüğe İzmir’de başladı
Anadolu Efes’teki başarılarının ardından, Sarıca 2000’lerin başında bir başka önemli kulüp olan Karşıyaka’ya transfer olmuştur. Burada geçirdiği süre zarfında, hem Türk Ligi'nde hem de Avrupa arenasında önemli başarılar kazanmıştır. Ancak, asıl büyük çıkışı ve efsanevi antrenörlük kariyerinin temelleri, Karşıyaka’daki antrenörlük döneminde atılacaktır.Ufuk Sarıca, 2012 yılında antrenörlük kariyerine Karşıyaka’da başladı ve kısa sürede büyük başarılar elde etti. Takımını 2015 yılında Türkiye Basketbol Süper Ligi şampiyonluğuna taşıyan Sarıca, aynı yıl Karşıyaka ile Euro League’te mücadele etme başarısını gösterdi. Bu başarı, Türk basketbolunun önemli bir dönüm noktası oldu. Ayrıca, Euro Challenge Cup’ta final oynayarak, kulübü Avrupa'da önemli bir yere taşıdı.
Karşıyaka’nın altın dönemi
Sarıca'nın liderliğinde, Karşıyaka aynı zamanda Türkiye Kupası ve Cumhurbaşkanlığı Kupası’nı kazandı, ve Avrupa'nın prestijli organizasyonlarında güçlü bir temsilci oldu. 2016 yılında kulüpten ayrılan Sarıca, birkaç yıl aradan sonra 2019 yılında tekrar Karşıyaka'ya dönerek, kulübü yeniden zirveye taşımak için mücadele etti.
İsmi her daim hatırlanacak
Ufuk Sarıca, Türk basketbolunun en büyük isimlerinden biri olarak, hem oyunculuk hem de antrenörlük kariyerinde sayısız başarıya imza atmış, basketbolu her zaman bir tutku ve yaşam tarzı olarak benimsemiştir. Sarıca, yalnızca kazanmak için değil, oyuncularına basketbolu sevdiren, onlara doğru değerleri ve takım ruhunu aşılayan bir lider olarak Türk basketboluna çok şey katmıştır. Onun adı, Türk basketbolunun zirveye çıktığı yıllarda hep anılacak ve gelecekteki nesillere ilham vermeye devam edecektir.
