Yeni bir ilişkiye başladınız ama eski sevgilinizle hâlâ iletişim halindesiniz… Peki bu durum gerçekten masum bir arkadaşlık mı yoksa yeni aşka bir sabotaj mı? Uzmanlara göre bu sorunun cevabı oldukça net değil ama dikkatli olunması gerektiği kesin. Geçmişin gölgesinde kalan ilişkiler, gelecekteki aşk hayatınızı hiç ummadığınız şekilde etkileyebilir.
Şiddet gördüyseniz asla geriye dönmeyin
Eğer eski ilişkinizde psikolojik ya da fiziksel bir şiddet yaşadıysanız, uzmanlar bu kişiyle iletişimi tamamen kesmenizi öneriyor. Bu tür geçmişler, yalnızca sizi değil, yeni ilişkinizi de olumsuz etkileyebiliyor. Sağlıklı bir ilişki geçmişiniz olsa dahi, yapılan araştırmalar eski sevgililerle süren arkadaşlıkların genellikle olumlu sonuçlar doğurmadığını ortaya koyuyor.
Tensel kimya arkadaşlığa izin veriyor mu?
Ayrılıklar her zaman duygusal kopuşla bitmiyor. Arada hâlâ süren bir tensel çekim varsa, bu durum ‘arkadaşız’ maskesiyle süren karmaşık bir ilişkinin habercisi olabilir. Bu da hem duygusal hem fiziksel anlamda yeni bir bağ kurmanızı engelleyebiliyor.
Yeni sevgiliyi korkutan en büyük soru: “Bu ilişkiye gerçekten şans veriyor mu?”
Eski sevgiliyle arkadaş kalma çabası, yeni partnerinize “Acaba bu ilişki ciddiye alınmıyor mu?” sinyalini verebilir. Bu da kıskançlığa, güven krizine hatta ilişkinin erken sona ermesine yol açabilir. Dahası, siz her ne kadar eski sevgilinizi tamamen geride bıraktığınızı sansanız da, bu dostluk geçmişi sürekli zihninizde canlı tutarak ileriye gitmenizi engelleyebilir.
Peki, ne zaman arkadaş kalınabilir?
Uzmanlara göre eğer taraflar birbirlerine karşı hiçbir şey hissetmiyorsa ve ilişki tam anlamıyla bitmişse, arkadaş kalmak mümkün olabilir. Ama burada da zamanlama çok önemli. Eski sevgiliyle kurulan arkadaşlık, yeni ilişkinin üzerinden en az birkaç ay geçtikten sonra başlamalı. Aksi takdirde yeni aşka zarar verme riski taşıyor. İdeal olan, yeni ilişkinin temelleri iyice oturduktan sonra eski sevgiliyle sınırları net çizilmiş bir iletişim kurmak.