Seferihisar, son yıllarda turizmdeki hızlı büyüme ve artan ilgiyle dikkat çekerken, bu gelişimin ilçenin Cittaslow (Yavaş Şehir) unvanını sürdürülebilir şekilde koruyup koruyamayacağı büyük bir soru işareti oluşturuyor. 2009 yılında Cittaslow unvanını alarak çevre dostu yaşam, sürdürülebilir kalkınma ve sakin bir yaşam anlayışını benimseyen Seferihisar, bu unvanı korumak için bazı zorluklarla karşı karşıya. İlçenin bu unvanı kaybetmemesi için nüfus artışının belirli bir sınırı aşmaması gerektiği, yetkililer ve yerel halk tarafından sıkça dile getirilen bir konu.
Cittaslow: Sürdürülebilir kalkınmanın temelinde ne var?
Cittaslow, İtalya’dan başlayan bir hareket olup, küçük kasabaların kültürel değerlerini koruyarak, sakin bir yaşam sunmayı amaçlayan bir felsefe olarak dünyaya yayıldı. Seferihisar, Türkiye’deki ilk Cittaslow şehirlerinden biri olmayı başarmış ve bu unvanla birlikte, doğal güzelliklerinin korunmasına ve yerel halkın refah seviyesinin artırılmasına yönelik adımlar atılmaktadır. Ancak, hızla artan turist sayısı ve yerleşik nüfusun artışı, bu değerleri tehdit edebilecek unsurlar oluşturuyor.
Hızla artan ilgi, Cittaslow kriterlerine zarar verebilir
Seferihisar’ın Cittaslow olmasının ardından ilçeye gösterilen ilgideki artış, turizm sektöründe büyük bir gelişim sağladı. Ancak Ruhisu Can Al, Seferihisar’daki hızlı büyümenin, ilçenin sakinlik ve yavaşlık esasına dayalı Cittaslow unvanını tehdit ettiğini belirtiyor. Al, Seferihisar’ın Cittaslow markasının İtalya’dan gelen heyetler tarafından her yıl denetlendiğini ve bu markanın kolay kazanılmadığını vurguluyor. “Yaptığımız ve hayata geçirdiğimiz Cittaslow markası İtalya’dan gelen heyetler tarafından her yıl inceleniyor. Cittaslow markası olmak kolay bir iş değil. Bu kriterleri devam ettirerek Seferihisar’ın bu özelliklerini yitirmemesi için çaba sarf etmeliyiz,” diyen Al, bu konudaki sorumlulukların büyük olduğunu ifade ediyor.
Seferihisar’ın nüfusunun 50 binin üzerine çıkmasının Cittaslow unvanı için büyük bir tehlike oluşturduğunu belirten Al, ilçenin nüfusunun hızla artmasının bu felsefenin temel kriterlerinden birini tehdit ettiğini savunuyor. Al, “Bu durumun beraberinde getirdiği nüfus artışı Cittaslow için en önemli kriteri tehlikeye sokmuş, kentimizin nüfusu işçi nüfusu ile 50 bine yaklaşmıştır,” diye uyarıyor.
Turizm artışı ve yerel halkın kaygıları
Seferihisar'da turizmin artışı, aynı zamanda yerel halkın ekonomik açıdan büyük bir rahatlama yaşamasına olanak sağladı. Ancak, hızlı büyüme ve kontrolsüz gelişimin yaratacağı olumsuz etkiler konusunda kaygılar da bulunuyor. Sığacık Kaleiçi’nde Villa Lotus Konuk Evi ve Kafe işletmeciliği yapan Buket Atalay, ilçedeki turizm artışının yerli üretim ile fabrikasyon üretim arasındaki farkları ortaya çıkardığını belirtiyor. El emeğiyle yapılan ürünlerin, fabrikasyon mallarla rekabet edemez hale geldiğini söyleyen Atalay, denetlemelerin ve yerel yönetimlerin büyük sorumluluk taşıdığını vurguluyor. “El emeği göz nuru ile üretilen ürünler fabrikasyon mallarla rekabet edemez hale geldi,” diyen Atalay, hızla büyüyen turizmin çevresel ve kültürel açıdan denetlenmesinin önemine dikkat çekiyor.
Seferihisar’ın doğasını ve tarihini korumak
Seferihisar’da turizm ve kültürel faaliyetlerin artışı, şehrin doğal ve tarihi dokusunun korunması konusunda yerel halkı bilinçli olmaya yönlendiriyor. Kentin doğal güzellikleri ve tarihi dokusunun korunması gerektiğini belirten Atalay, “Bu şirin Ege kasabasının başta doğal güzellikleri olmak üzere, tarihi dokusunu da özenle korumamız gerekiyor. Bunun için herkes elinden geleni yapmalı, bu yönde ciddi bir şekilde organize olmalıyız,” diyerek dayanışmanın önemine vurgu yapıyor.
Seferihisar'ın geleceği ve Cittaslow'un rolü
Seferihisar’ın hızla artan turist akınına rağmen, bu şirin kasabanın sunduğu doğal güzelliklerini ve sakin yaşamını koruyabilmesi için yerel yönetimlerin, halkın ve iş dünyasının koordineli bir şekilde hareket etmesi gerektiği ortada. Küreselleşmenin getirdiği hızlı yaşam temposu ve huzuru arayan insanlar, Cittaslow unvanı sayesinde sakin şehirleri tercih etmeye başladı. Seferihisar’ın bu unvanı kaybetmemesi için hem çevresel hem de kültürel değerlerin titizlikle korunması gerekiyor. Gelecekte, hızla büyüyen turizmin ve artan nüfusun Seferihisar’a nasıl etki edeceği ise merakla bekleniyor.
Cittaslow’un temel felsefesi, yaşamın hızlanmasına karşı koyarak daha kaliteli ve sakin bir yaşam öneriyor. Bu felsefenin korunması, Seferihisar’ın hem yerel halkı hem de ziyaretçileri için büyük bir anlam taşıyor.