İstanbul’da 2014-2019 yılları arasında bir giyim mağazasında satış danışmanı olarak çalışan Gökhan A., bedelli askerlik yapmak için işinden ayrıldı. 20 bin lira kıdem tazminatı talep eden Gökhan A., işverenden olumsuz yanıt aldı. İşveren, 21 gün ücretsiz izin hakkını gerekçe göstererek ödeme yapmadı. Tarafların uzlaşamaması üzerine işçi, avukatı Cemil Albayrak aracılığıyla mahkemeye başvurdu.
Farklı mahkemelerden farklı kararlar
İstanbul İş Mahkemesi, işçinin 21 gün boyunca iş kaybına uğramayacağını belirterek kıdem tazminatı talebini reddetti. Ancak benzer bir dava Adana’da farklı şekilde sonuçlandı. Adana’daki mahkeme, bedelli askerliğin de muvazzaf askerlik kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, işverenin tazminat ödemesine hükmetti.
Üst mahkemeden emsal nitelikte karar
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi, Gökhan A.’nın dosyasını inceleyerek önemli bir karara imza attı. Daire, bedelli askerliğin muvazzaf askerlik kapsamında yer aldığına ve işçinin bu nedenle kıdem tazminatı hakkı olduğuna hükmetti. Kararda, İş Kanunu'na göre askerlik nedeniyle feshedilen iş sözleşmesinde kıdem tazminatı hakkının bulunduğu açıklandı.
“İşverenin ispat yükümlülüğü vardır”
Kararı değerlendiren Avukat Cemil Albayrak, kıdem tazminatına hak kazanmak için işçinin en az bir yıl çalışmış olması gerektiğini ve iş sözleşmesinin askerlik gibi sebeplerle sona ermesinin yasal dayanağı olduğunu belirtti. Albayrak, “1111 sayılı yasada muvazzaf askerlik, bedenen, döviz veya bedelli olarak yerine getirilebilir. Bu nedenle bedelli askerlik de muvazzaf askerlik sayılır. Bu emsal karar, benzer durumda olan işçiler için önemli bir kazanım anlamına geliyor.” dedi.
