Binlerce yıl boyunca pek çok kültürde anlatılan Nuh’un Tufanı efsanesi, insanlık tarihinin en büyük felaketi olarak kabul ediliyor. İncil, Tevrat ve Kur’an gibi kutsal kitaplarda yer alan bu anlatının belki de en merak uyandıran sorusu, Nuh’un Gemisi’nin nereye oturduğu. Cudi Dağı ve Ağrı Dağı gibi farklı yerler bu efsanenin mekânı olarak önerilmişti. Ancak son yıllarda Ağrı Dağı eteklerinde yapılan çalışmalar, bu iddiaları yeniden gündeme taşıdı.
1948'den bugüne: Durupınar'daki gizemli yapı
1948 yılında keşfedilen ve tekne formunda olduğu düşünülen jeolojik yapının, Nuh’un Gemisi’ne ait olabileceği iddiaları yıllardır konuşuluyor. Ağrı Dağı’nın eteklerinde yer alan Durupınar bölgesindeki bu yapıyı ilk kez fotoğraflayan ünlü fotoğrafçı Ara Güler, bu gizemli yapının uluslararası bir ilgi görmesine yol açmıştı. Ancak, iddialar yalnızca fotoğraflarla sınırlı kalmadı; 2021 yılında yapılan bir dizi araştırma, Durupınar Formasyonu’nun kalıntılarının Nuh’un Gemisi’ne işaret edebileceğini öne sürdü.
Yeni araştırmalar ve jeolojik bulgular
İstanbul Teknik Üniversitesi, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi ve ABD'deki Andrews Üniversitesi işbirliğiyle başlatılan bu yeni araştırmalar, gemi teorisini destekleyen bazı bulgular ortaya koydu. Araştırmacılar, Durupınar bölgesinden aldıkları kaya örneklerinde deniz tortuları ve yumuşakçalar gibi deniz canlılarının kalıntılarına rastladılar. Bu bulgular, bölgenin binlerce yıl önce su altında olduğunu gösteriyor. Testlerin sonuçları, bu kalıntıların 3.500 ila 5.000 yıl öncesine ait olduğunu ortaya koydu. Bu da, İncil'deki zaman dilimiyle uyumlu bir şekilde Ağrı Dağı’nda Nuh’un Gemisi’nin kalıntılarının olabileceğini düşündürüyor.
Durupınar Formasyonu’nun boyutları ve şekli
İncil’de Nuh’a verilen gemi ölçüleri, 300 arşın uzunluğunda, 50 arşın genişliğinde ve 30 arşın yüksekliğindeydi. Bu ölçülerin, Durupınar Formasyonu’na oldukça yakın olduğu belirtiliyor. Yapının boyutları, Nuh’un Gemisi ile kıyaslandığında, İncil’deki tariflerle örtüşen bir boyutta: 168 metre uzunluğunda. Bu benzerlik, araştırmacıları bu yapının eski bir gemi kalıntısı olabileceği düşüncesine itiyor.
Jeolojik eleştiriler ve şüpheler
Ancak bu teorilere karşı çıkan bazı jeologlar, Durupınar Formasyonu’nun sadece doğal bir jeolojik oluşum olduğunu savunuyor. Kaliforniya Eyalet Üniversitesi'nden Profesör Lorence Collins, yaptığı araştırmada bu yapının heyelan döküntüsü ve çevre kayalarının aşındırılması sonucu meydana geldiğini öne sürdü. Ayrıca, odunların taşlaşmasının milyonlarca yıl sürdüğünü belirten bilim insanları, sadece 5.000 yıl içinde bir geminin taşlaşmasının mümkün olmadığını ifade ediyor. Bununla birlikte, Ağrı Dağı ve Nuh’un Gemisi Araştırma Ekibi daha fazla inceleme yapılması gerektiğini vurguluyor.