Diyarbakır’da bir boşanma davası, hukuki açıdan dikkat çeken bir şekilde sonuçlandı. 16 yıl önce boşanan ve yeniden evlenen N.K.(44) ile F.K.’nın (48) boşanma davasında mahkeme, her iki tarafın da eşit kusurlu olduğuna karar verdi. Ancak davanın en dikkat çekici yönü, çalışan olmayan F.K.'ya mahkemenin 3 bin TL yoksulluk nafakası bağlaması oldu.
Boşanma davasında nafaka krizi
N.K., boşanma dilekçesinde, eşinin evliliği ciddiye almadığını ve evin ihtiyaçlarıyla ilgilenmediğini belirterek, iştirak nafakası, yoksulluk nafakası ve maddi-manevi tazminat talep etti. Evliliklerinin artık sürdürülemez hâle geldiğini savunan N.K., F.K.'nın evlilik sorumluluklarını yerine getirmediğini iddia etti.
Öte yandan, F.K. ise evlilikte yaşanan tüm olumsuzlukların, N.K.'nin uydurması olduğunu savundu. Evliliğin kendisine yüklediği tüm sorumlulukları yerine getirdiğini belirten F.K., boşanma davasının yanı sıra, yoksulluk nafakası ve tazminat talebinde bulundu.
Mahkemeden şaşırtan nafaka kararı
Diyarbakır 1’inci Aile Mahkemesi, iki tarafın da eşit kusurlu olduğu yönünde karar verdi. Ancak, özellikle ekonomik açıdan güçlük yaşayan F.K.’ya nafaka bağlanması, davanın en dikkat çekici kısmını oluşturdu. Mahkeme, sosyal ve ekonomik durumları göz önünde bulundurarak, F.K.’ya 3 bin TL yoksulluk nafakası ödenmesine karar verdi.
Mahkeme, tarafların ekonomik durumlarını ve haklarına ilişkin taleplerini dikkate alarak, hakkaniyet ilkesini hükmederek bu kararı aldı. Ayrıca, tarafların talep ettikleri nafaka miktarları da mahkeme tarafından değerlendirildi.
F.K.'nin avukatından açıklama
Davanın sonucuna ilişkin açıklamalarda bulunan F.K.'nin avukatı, müvekkilinin boşanma davası sırasında ekonomik açıdan mağdur olduğunu belirtti. Avukat, mahkemenin erkek yararına nafaka bağlama kararını yerinde bulduklarını ve erkeğe süresiz nafaka bağlanmasının önemli bir gelişme olduğunu vurguladı.
