Türk aktivist Ayşenur Ezgi Eygi'nin Batı Şeria'da öldürülmesi ile dünya gündemine oturmuştu. Beyaz Saray, İsrail'in soruşturmasını bekleyerek İsrail'i sorumlu tutmamışken, Eygi'nin ailesi ise Biden Yönetimi'nden bağımsız bir soruşturma talep etmişti.

İsrail İstemeyerek ve Kazara Vurdu

Eski hükümet sözcüsü, Eylon Levy X hesabından yaptığı açıklamada şu ifadeleri paylaştı:

"Ayşenur Ezgi Eygi'nin öldürülmesine yönelik IDF (İsrail Savunma Kuvvetleri) soruşturması:

IDF komutası Samarya, Beita Kavşağı'nda bir yabancı uyruklu Aysenur Ezgi Eygi’nin öldürüldüğü olayla ilgili bir soruşturma başlattı

Soruşturma, Aysenur Ezgi Eygi’nin doğrudan hedef alınmadan ve kasıt olmadan, IDF tarafından vurulduğunu, silah ateşinin Eygi'nin hedef alınmadığını ama isyanın ana teşvikçilerine yönlendirilmiş olmasının yüksek ihtimalde olduğunu buldu. Yaşanan olay, Beita Kavşağı'nda güvenlik güçlerine karşı lastik yakıp taş atan onlarca Filistinli şüphelinin bulunduğu şiddetli bir isyan sırasında gerçekleşti.

Olayın ardından Askeri Polisiye Suç Soruşturma Bölümü (MPCID) tarafından bir soruşturma başlatıldı. Soruşturma tamamlandığında bulgular, Askeri Savcılar Genel Kurulu’na inceleme için sunulacak.

İsrail otopsi talep etti.

IDF, Aysenur Ezgi Eygi’nin ölümünden derin üzüntü duyduğunu ifade etmektedir."

Görgü Tanıkları Ne Demişti?

Görgü tanıklarının ifadesine göre, Eygi, 6 Eylül’de Beita kasabasında gerçekleşen bir protestoda İsrail güçlerinin açtığı silah ateşi sonucu öldürüldü. ISM’in ifadesine göre “Olayların gerçekleştiği sırada Ayşenur İsrail askerlerinden 200 metre uzaktaydı ve vurulmasından önce ise bir çatışma gerçekleşmemişti”

İsrailli aktivist Jonathan Pollak’ın ifadeleri de ISM’i doğruluyor, “Olay yaşandığı zaman burası tamamen sessizdi. 10-15 dakikadır burada duruyorduk ve hiçbir şey olmamıştı. Hiç kimsenin video çekmemesinin sebebi hiçbir şeyin olmaması idi. Ve sonra birden iki ateş açıldı. Ve sonra bir keskin nişancı veya asker ölüm vuruşunu yaptı.”

Ayşegül’ün öldürüldüğü gün, İsrail ordusu 13 yaşındaki bir kız çocuğunu evinde öldürdü. Karyut köyünde öldürülen Bana Laboum daha önceden İsrailli yerleşimcilerin de hedefi olmuştu. Ailesinin ifadesine göre, daha önceki saldırılardan dolayı korkan Laboum evinde odasında kardeşleriyle oturuyordu ve tam da bu sırada pencereden gelen bir kurşun Laboum’un hayatını aldı.

Filistin sağlık bakanlığının açıklamalarına göre hem Eygi hem de Laboum “İsrail mermileri” ile öldürüldü. Nablus Valisi Gassan Daglas da iki cinayet için İsrail güçlerini suçladı “İkisi de aynı kurşunlarla öldürüldü…aynı kurşunlarla (…) Uluslarası toplulağa sesleniyoruz, Filistin’e açılan bu akıl almaz savaşı durdurun. Burada kurşunlar Filistin’li çocuklar ve aktivistler arasında ayrım yapmıyor.”

Birleşmiş milletler de Ayşenur’un öldürülmesinin araştırılmasını talep etti.