Nature Metabolism dergisinde paylaşılan araştırmaya göre, manyetik rezonans görüntüleme (MRI) taramaları, maraton sonrası motor kontrol, duyusal algı ve duygusal bütünleşme ile ilgili bölgelerde miyelin seviyelerinin önemli ölçüde düştüğünü gösterdi. Ancak bu kaybın iki ay içinde tamamen toparlandığı tespit edildi.
Beyin yağlı dokusunu yiyor
İspanya'daki araştırmacılar, beynin enerji sıkıntısı yaşadığında miyelini bir yakıt kaynağı olarak kullanabileceğini öne sürüyor. “Metabolik miyelin plastisitesi” olarak adlandırılan bu süreç, beynin glikoz seviyelerinin düştüğü aşırı fiziksel efor sırasında miyelin lipitlerini enerji olarak tükettiğini gösteriyor. Yani beyin, adeta kendi yağlı dokusunu ‘yiyerek’ enerji açığını kapatıyor.
İki ay sonunda seviyeler normale dönüyor
10 maraton koşucusunun beyinleri yarıştan önce ve sonra tarandı. Yarıştan 24-48 saat sonra miyelin seviyelerinde belirgin bir düşüş tespit edilirken, iki hafta içinde toparlanma başladı ve iki ay sonunda miyelin seviyeleri tamamen normale döndü.
Miyelin, beyin için bir enerji rezervi
Araştırmacılar, miyelinin yalnızca sinir iletimini hızlandıran bir yalıtkan değil, aynı zamanda beynin enerji krizlerinde kullanabileceği bir rezerv olduğunu düşünüyor. Bu süreç, koşucuların maraton sonrası bilişsel testlerde daha düşük performans göstermesi ve tepki sürelerinin yavaşlamasıyla da örtüşüyor.
Hayvan deneylerinde de aynı sonuçlara ulaşıldı
Çalışma, küçük bir katılımcı grubuyla yürütüldüğü için daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyuluyor. Ancak, önceki hayvan deneyleriyle uyumlu olan bu bulgular, beynin aşırı fiziksel zorlanma sırasında enerji dengesini sağlamak için kendi dokusunu geçici olarak parçalayabileceğini gösteriyor.
