Aftöz stomatit olarak adlandırılan ağız içi ülserler, nüfusun yüzde 60’ında en az bir kez görülüyor. Yüzde 20’lik kesimde ise bu lezyonlar sürekli tekrar ediyor. Diş hekimliği ve ağız sağlığı alanında yapılan son araştırmalara göre, aft problemi yaşayan kişilerin büyük kısmı 30 yaşından önce bu sorunla tanışıyor. Aile geçmişi de hastalığın tekrarında önemli rol oynuyor. Ancak bazı çalışmalarda öyle bir sonuç ortaya çıktı ki, uzmanlar bile şaşkın…

Sigara içenlerde aft neredeyse yok!

Aftın nedenleriyle ilgili yapılan bilimsel çalışmalarda stres, uyku düzensizliği, sindirim sorunları, yetersiz beslenme ve travmalar öne çıkıyor. Fakat en dikkat çeken bulgu, sigara içen bireylerde afta neredeyse hiç rastlanmaması oldu. Hatta bazı vakalarda, sigarayı bırakan kişilerde aftların ortaya çıktığı ya da şiddetinin arttığı gözlemlendi.

Uzmanlar bu durumun tam nedenini açıklayamasa da, sigara içmenin ağız mukozasında bir çeşit kalınlaşmaya yol açarak aft oluşumunu engelleyebileceğini düşünüyor. Elbette bu bulgu sigarayı teşvik etmiyor, fakat konunun ilginçliği bilim dünyasında tartışma yaratmış durumda.

İzmir’den Akdeniz’e uzanan müdahale! Pankreas kanalına canlı yayında hayat dokunuşu İzmir’den Akdeniz’e uzanan müdahale! Pankreas kanalına canlı yayında hayat dokunuşu

Üç farklı aft türü var! Hangisi sizde olabilir?

Yapılan sınıflandırmalarda aftöz stomatit üç ana gruba ayrılıyor:

  • Minör Aftöz Ülseri (MiAU): En sık rastlanan tür. Küçük, yüzeysel ve iz bırakmadan iyileşiyor.
  • Majör Aftöz Ülseri (MaAU): Daha büyük ve derin; iyileşme süresi uzun ve iz bırakabiliyor.
  • Herpetiform Ülseri: Nadiren görülür, minik çoklu lezyonlar şeklinde ortaya çıkar.

Hastalık bulaşıcı değil ancak tedavisi de tam anlamıyla yok. Çeşitli ağrı kesici spreyler, gargara solüsyonları ve bazı besin destekleri geçici çözüm sağlayabiliyor.

Kaynak: Haber Merkezi