Cahit Sıtkı Tarancı, 1910 yılında Diyarbakır’da dünyaya gelmiş, zengin bir aileden gelen, Türk edebiyatında saf (öz) şiir anlayışının temsilcilerinden biri olarak tanınmıştır. Şair, özellikle hayatın anlamını, zamanın yıkıcılığını ve ölümle yüzleşmeyi ele aldığı 35 Yaş Şiiri ile gönüllere taht kurmuştur. Şiir, 1946 yılında yayımlanan ikinci kitabı 35 Yaşın da isim kaynağıdır ve bu eser, Cumhuriyet Halk Partisi’nin düzenlediği bir yarışmada birincilik ödülünü kazanmıştır.

Cahit Sıtkı Tarancı'nın 35 Yaş Şiirinin Hikayesi (1)

Şairin hayatından izler taşıyor

Tarancı'nın bu şiiri, hayatın akışı ve insanın kendini sorgulaması üzerine kurulu bir içsel yolculuğun izlerini taşır. Şair, şiir boyunca hem bireysel hem de evrensel duygulara hitap ederek her yaştan okurun kalbinde derin bir iz bırakır.

Cahit Sıtkı Tarancı'nın 35 Yaş Şiirinin Hikayesi (3)

Zamana damgasını vurmuş hala daha çaldığında kapatılması zor olan 5 şarkı Zamana damgasını vurmuş hala daha çaldığında kapatılması zor olan 5 şarkı

Şiirin matematiği ve dahi ayrıntılar

35 Yaş Şiiri, biçimiyle de içeriğine uyum sağlar. Şiirin her bendi 5’er mısradan oluşur ve toplamda 7 bend yer alır. Bu düzen, şiirin toplamda 35 mısra içerdiği anlamına gelir. Bu matematiksel uyum, Cahit Sıtkı’nın sanatındaki incelik ve titizliği bir kez daha gözler önüne serer.

Cahit Sıtkı Tarancı'nın 35 Yaş Şiirinin Hikayesi (2)

Şair, aynı zamanda Dante’nin İlahi Komedya adlı eserine de bir göndermede bulunur. Dante, eserin ilk kantosunda “yaşam yolumuzun ortasında” diyerek insan yaşamını 35 yaşında bir zirve noktasına ulaştırır. Cahit Sıtkı da aynı metaforik anlayışla 35 yaşını yaşamın "yarısı" olarak ele alır. Ancak bu yaşta insan, gençliğin heveslerinden uzaklaşırken, ölümün kaçınılmazlığına da yaklaşır.

Hümeyra'nın yorumu ile ölümsüzleşti

35 Yaş Şiiri, yalnızca edebiyat dünyasında değil, müzik dünyasında da iz bırakmıştır. 1975 yılında Hümeyra’nın yorumu ile bestelenen şiir, Türk müzik tarihinin unutulmaz eserleri arasına girmiştir. Hümeyra'nın büyüleyici sesiyle hayat bulan şiir, dinleyenlere tarifsiz bir duygusal yoğunluk yaşatır.

Cahit Sıtkı Tarancı'nın 35 Yaş Şiirinin Hikayesi (5)

Bir baş yapıtın derinliği

Cahit Sıtkı, ölümünden önce hayatının zor bir dönemini geçirdi. Vücudunun sağ tarafına felç inmesi ve ardından konuşma yetisini kaybetmesi, şairin Viyana’ya tedavi için gitmesine neden oldu. Ancak, 46 yaşında zatülcenp hastalığı nedeniyle hayatını kaybeden şair, Ankara Cebeci Asri Mezarlığı’na defnedildi. Cahit Sıtkı Tarancı, şiirleriyle Türk edebiyatında adını ölümsüzleştiren bir isimdir. 35 Yaş Şiiri ise onun hayatı, duyguları ve düşüncelerinin en çarpıcı yansıması olarak hâlâ etkisini sürdürmektedir.

Cahit Sıtkı Tarancı'nın 35 Yaş Şiirinin Hikayesi (6)

35 Yaş şiiri

Yaş otuz beş! Yolun yarısı eder.
Dante gibi ortasındayız ömrün.
Delikanlı çağımızdaki cevher,
Yalvarmak, yakarmak nafile bugün,
Gözünün yaşına bakmadan gider.

Şakaklarıma kar mı yağdı ne var?
Benim mi Allah’ım bu çizgili yüz?
Ya gözler altındaki mor halkalar?
Neden böyle düşman görünürsünüz,
Yıllar yılı dost bildiğim aynalar?

Cahit Sıtkı Tarancı'nın 35 Yaş Şiirinin Hikayesi (4)

Kaynak: Haber merkezi