Son yıllarda basketbolun sadece Türkiye’de değil, Avrupa’da da en prestijli kulüplerinden biri olma yolunda büyük adımlar atan Karşıyaka, ne yazık ki zorlu bir dönemeçten geçiyor. Kulüp, uzun yıllar boyunca başarılarıyla adından söz ettiren, sayısız zaferin mimarı olan ve hepimizin gönlünde taht kurmuş olan teknik direktör Ufuk Sarıca ile yollarını ayırdı. Ancak, bu veda yalnızca bir takımın değil, Türk basketbolunun kaybıdır.
Ufuk Sarıca, Karşıyaka'nın tarihine adını altın harflerle yazdırmış, kulübe tarihi başarılar kazandırmış bir isim. 2001-2002 sezonunda basketbol kariyerine Karşıyaka formasıyla adım atan Sarıca, 2012 yılında teknik direktör olarak döndü ve kulübün en parlak dönemlerinden birini başlattı. 2012-2016 yıllarında, Karşıyaka’yı Euro Challenge Cup’ta final oynatan, Türkiye Kupası ve Cumhurbaşkanlığı Kupası’nı kazandıran Sarıca, 2015’te Süper Lig şampiyonluğunu da kulübe yaşatmayı başardı. Üstelik, Karşıyaka’yı Avrupa’nın en prestijli organizasyonu Euro League’e taşımayı başaran ilk teknik direktör de kendisiydi. Bu başarılar, sadece Karşıyaka'nın değil, Türk basketbolunun da gururu oldu.
2016 yılında kulüpten ayrılan Sarıca, 2019 yılında tekrar Karşıyaka’ya dönerek, takımı yeniden zirveye taşımak için elinden gelenin fazlasını yaptı. Son 5 sezonda, özellikle 2021’de Şampiyonlar Ligi’nde ve 2023’te Süper Lig’de final oynatarak, Karşıyaka’yı adeta yeniden doğurdu. Her ne kadar maddi zorluklar ve kadro eksiklikleri kulübün başını ağrıtsa da, Sarıca’nın vizyonu ve liderliği, takımın her zaman mücadeleci ruhunu korumasını sağladı. Kendisinin önderliğinde Karşıyaka, hiçbir zaman mücadeleyi bırakmadı ve her zaman ayakta kalmayı başardı.
Ancak, geçtiğimiz haftalarda yaşanan gelişmeler, kulüp için bir dönüm noktası oldu. Sponsor krizi, mali zorluklar ve büyük oyuncu kayıpları derken, Karşıyaka ve Sarıca, karşılıklı anlaşarak yollarını ayırma kararı aldı. Bu veda, kulüp için olduğu kadar, Karşıyaka taraftarları ve Türk basketbolu için de çok önemli bir kayıp oldu. Sarıca’nın 10 yıl süren antrenörlük döneminde, yaşanan tüm zorluklara rağmen, takımını hiç yalnız bırakmadığı, her zaman ileriye doğru bir adım atmayı hedeflediği bir gerçek. Son olarak, Promitheas Patras karşısında 15 sayı geriye düşmesine rağmen, genç oyunculardan kurulu kadrosuyla gösterdiği direncin, Sarıca'nın mirasının bir parçası olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Karşıyaka, belki bu maçı kaybetti, ama Sarıca’nın bu mücadelesi, bir basketbol takımından çok daha fazlasıydı; bu, bir tutkunun, bir liderin ve bir kulübün direncinin simgesiydi.
Çok özel bir dönemin sonu
Bugün, sadece bir teknik direktöre değil, bir döneme veda ediyoruz. Ufuk Sarıca, Karşıyaka Basketbol'un her zaman hatırlanacak isimlerinden biri olarak tarihe geçti. O, yalnızca takımlarına basketbol öğreten bir hoca değildi; aynı zamanda Karşıyaka’nın ruhunu, azmini ve sevincini bizlere hissettiren, bu kulübü büyük yapan insanlardan biriydi. Ufuk Sarıca’ya, Karşıyaka’ya kattığın her şey için minnettarız. Basketbolun içindeki yerin, her zaman bir lider ve efsane olarak anılacak. Veda ederken, sana sadece teşekkür etmek değil, gelecekteki her adımında başarılar dilemek de boynumuzun borcu. Sağlık, mutluluk ve başarılar seninle olsun.
Teşekkürler, Ufuk Sarıca… Teşekkürler Koç
