Diyetisyen Günnur Değirmeni, kilo vermenin sabır isteyen bir süreç olduğunu söyleyip bu süreçte nelere dikkat edilmesi gerektiğini hakkında şu bilgileri verdi;
“Kilo vermek isteyenlerin ilk yaptıkları şey genelde ekmeği kesmek oluyor. İlk vazgeçilen karbonhidrat ekmek olmasına rağmen ekmeği kestiğimizde bu sefer makarna, pilav gibi diğer karbonhidrat kaynaklarına yöneliyoruz ki bu da aslında hem karbonhidrat hem de yağ almak demek.”
“Öğün atlamak metabolizmayı düşürüyor”
Öğün atladığımızda daha çok kilo vereceğimizi düşünüyoruz. Ancak bu da fazla kalori kısıtlaması yaptığımız için vücudun ihtiyacı olan kaloriyi ve proteini alamamaya ve metabolizma hızını düşürmeye sebep oluyor.
Günlük almamız gereken su miktarı nasıl belirlenir?
“Bir diğer hata ise yeterince su tüketmemek. Günlük almamız gereken su miktarı kişiden kişiye değişiyor. Su miktarını belirlemek için kilomuzla 35 ml’yi çarparak bireysel günlük su ihtiyacımızı belirlememiz gerekiyor. Gün içerisinde fazla çay ve kahve tüketimi vücuttan fazla sıvı atılmasına sebep olduğu gibi su tüketiminin de azalmasına neden olmaktadır. Bu sebeple sıvı alımını su tüketimi üzerinden ve güne yaymak önemlidir. Örnek olarak 70 kiloluk bir bireyin günlük alması gereken su miktarı, 2 litre 450 mililitredir.”
Uyku ve spor
“Kilo verme sürecinde sadece kalori açığı yaratmak kilo vermeyi sağlamaz. Kilo verebilmek için uyku düzenine de dikkat etmek gerekir. Çünkü uykusuzluk gece daha fazla besin alımına ve hormon dengesizliklerine sebep olur. Bir diğer husus sadece diyet listesini uygulayıp fiziksel aktiviteye özen göstermemek. Bu süreçte ağır ve kendinizi yoracak sporlar yapmanıza gerek yok. Dünya Sağlık Örgütünün önerdiği gibi haftalık 150 dakikalık orta şiddetli fiziksel aktivite yapmak, günde 30 dakika yürümek bile bu süreçte kilo vermeye destek oluyor.”
Sabırlı olun
Yine kilo verme sürecinde sabırsızlanıp her gün tartılmak, bireyin motivasyonunun düşmesine, kişiyi kısa süreli ve sürdürülebilir olmayan diyetler yapmaya zorlayabiliyor. Bu noktada yapılması gereken şey haftada 1 kere sabah aç karna, tuvalet sonrası, çıplak tartılmak ve kendimize ulaşılabilir hedefler koymaktır.
Stresin de olumsuz etkilerin olduğunu söyleyen Değirmenci, sözlerini “Son olarak fazla stresli olmak ve bu stresi yönetememek de diyeti kolayca bozmaya ve sağlıksız atıştırmalıklara yönelmeye sebep olur. Stresi yönetebilmek adına bize iyi gelen şeylere daha fazla vakit ayırmak, yeni hobiler edinmek, gerekirse de bu konuda bir uzmandan yardım almak süreci daha kolay atlatmaya yardımcı olabilir. Unutulmamalıdır ki kilo vermek bir süreçtir ve bu süreçte de sabırlı olmak gerekir. Kendimize çok yüklenmeden doğru tercihler yaparak sağlıklı beslenmeyi öğrenip bunu hayatımızın bir parçası haline getirerek hayalimizdeki vücuda kavuşabiliriz.” diyerek bitirdi.