Ah, şu "Türk işi mafyacılık" meselesi! Her köşe başında bir baba, her kahvede bir ağa, sosyal medyada ise racon kesenlerle dolup taşıyor etraf. Herkesin belinde bir silah, ağzında tehdit dolu cümleler var. Bu "kabadayılık" furyası, gerçeklikle bağını koparmış bir hayal dünyasının ürünü gibi. Herkes bir anda "mafya babası" kesiliyor, ama nedense bu babaların çoğu, gerçek bir tehlike anında ortadan kayboluveriyor ve zihinlerini zehirledikleri çocuklar kalıyor geride...

Özentiler sizi!

İtalyan mafyalarının derin aile bağları ve disiplinli örgüt yapısı, Meksika kartellerinin acımasızlığı ve Rus çetelerinin soğukkanlılığı... Bunlar, yıllar içinde oluşmuş, kökleri derinlere inen pis yapılar. Onlara özenmek insanı soysuzluğa götürür. Tam da bu noktada soysuzluğa gidenler, soysuzluğu bulaştırıyorlar çevrelerine... İtalyan, Meksikalı ve Rus mafyaların Türk işi mafyacılığa yansımalarını anlatayım kısaca: İtalyanlar, Meksikalılar ve Rusları kendine örnek alan mahalle ağabeyleri küçük çocukların kafalarına girip onları pişmanlığa sürüklüyor.

16-17 yaşlarında suça sürüklenen çocuklar piyon olduğunun farkında olmadan sözde "ağabeylerinin" onu koruduğunu sanıyor. O sözde ağabeyler küçücük çocukların beynini yıkayıp kendilerine "saygı" duymalarını sağlıyorlar. Onların içi bomboş. "Türk işi mafya" içi boş bir kabadayılıktan ibaret. Birbirini takip eden, özenti dolu hareketler...

Ne oldu bize? Nerede o eski mertlik, yiğitlik, dürüstlük? Şimdi herkes birbirini tehdit ediyor, herkes racon kesiyor. Motorlu mafyalar, devlete sızmaya çalışan soysuzlar, bir halta yaramadığı için "kendi adaletini" sağlamak isteyen çapsızlar, Türkiye'nin gerçek delikanlılarını, cesur yüreklerini yıldırmaya çalışıyor.

Herkes ayrı bir racon kesiyor

Oysa gerçek güç, ahkam kesmekte değil, yürektedir. Gerçek delikanlılık, tehdit etmek yerine, haksızlığa karşı durmak, mazluma destek olmak, kanuna karşı çıkmak değil onu uygulatmaktır. Racon kesmek yerine, insanlık dersi vermektir. Topluma örnek birey olmaktır.

Unutmayalım, gerçek güç saygıyla ve adaletle gelir. Saygı kazanılır, adalet de hukuka bağlıdır.. Herkes kendi adaletinin peşinde koşmamalıdır. Bu "Türk işi mafyalık" oyununu bir kenara bırakıp, gerçek değerlerimize geri dönme zamanı gelmedi mi? Çoluk çocuğu etrafınıza toplayıp mafyacılık oynamayı bırakın da biraz vatana millete hayrınız dokunsun...